Kararlarım hoşuna gitmeyebilir, ama sakın bunun bir önemi olduğunu düşünme. Bu gece evden dışarı adımını atmıyorsun. | Open Subtitles | قد لا توافقين , لكن لا تعتقدي للحظة أن هذا يهمني |
Korkarım ki, benim için işler yolunda gitmeyebilir. | Open Subtitles | أخشى أن الأمور قد لا تـفلح جيداً بالنسبة لي |
Bir kaç fotoğraf gösterebilirim ama orada beni de görmek pek hoşuna gitmeyebilir. | Open Subtitles | يمكنني أن أريك بعض الصور لكنك قد لا تريد أن تراني عارياً |
Hoşuna gitmeyebilir ama aileler bunun içindir. | Open Subtitles | الآن ، أنت قد لا تحبه، لكن تلك من أعمال العائلة |
Ama seni uyaracağım ki, bunu tüm müşterilerime söylerim bulduklarım hoşuna gitmeyebilir. | Open Subtitles | أريد أن أحذرك فقط.. وأنا أقول هذا لكل زبائني.. قد لا يعجبك ما أجده |
İşler planladığım gibi gitmeyebilir. | Open Subtitles | بالطبع ، قد لا تسير الأمور كما كنت أخطط لها |
Bu benim hoşuma gitmeyebilir, bu senin hoşuna gitmeyebilir, ama Jenny kendi seçimini yapmış. | Open Subtitles | قد لا يعجبني الأمر وقد لا يعجبك, ولكن جيني إختارت ما تريد |
Annesini ilk görüşü pek iyi gitmeyebilir. | Open Subtitles | تعرف رؤية أمه لأول مرة قد لا تجري بشكل حسن |
Birinin çizmeleri kendine aittir, ama sana vermem hoşuna gitmeyebilir belki. | Open Subtitles | حذاء الرجل مُلك له قد لا ترغب أن اعطيك إياهن |
Şu an söyleyeceklerim hoşunuza gitmeyebilir ama söylemezsem, daha kötüsü de olabilir. | Open Subtitles | قد لا يعجبك ما سأقوله، ولكن إن لم أقوله أخشى ما هو أسوأ. |
- Ama söyleyeceklerin hoşuna gitmeyebilir. | Open Subtitles | لكن قد لا يُعجب بما سيتوجب عليكِ قوله لكن هل سيُساعده ذلك ؟ |
Bir sonraki sefer şansımız da yaver gitmeyebilir. | Open Subtitles | وفي المرة القادمة قد لا نكون محظوظين جدا |
Bunu duymak hoşuna gitmeyebilir ama emir emirdir. | Open Subtitles | قد لا ترغب في سماع ذلك ولكن أوامر هي أوامر |
Bu konseyin hoşuna gitmeyebilir. | Open Subtitles | قد لا يتقبل المجلس هذا الأمر، يا سيدي |
Bak, gitmeden önce bir şey söylemeliyim. Hoşuna gitmeyebilir. | Open Subtitles | سأقول لك كلاماً قبل ذهابي قد لا يعجبك |
Evde işler iyi gitmeyebilir. | Open Subtitles | قد لا يجري ذلك على نحو حسن في المنزل |
Evde işler iyi gitmeyebilir. | Open Subtitles | قد لا يجري ذلك على نحو حسن في المنزل |
Hoşuna gitmeyebilir ama bütün şansını kaybettin sen. | Open Subtitles | قد لا يروقك ذلك. لكن كانت لديك فرصك. |
Hoşumuza gitmeyebilir ama arada sırada kendi düşüncelerimizden sıyrılıp resmin tamamını görmek çok önemlidir. | Open Subtitles | قد لا يعجبنا... ولكن من المهم حقا أن تتوقف بين الفينة والأخرى، |
Bu sizin hoşunuza gitmeyebilir Binbaşı Sinclair. | Open Subtitles | قد لا تحب هذا، ايها الرائد سنكلير، |