"gitmişlerdir" - Translation from Turkish to Arabic

• ذهبوا
• رحلوا
• ذهبا

En başta, CEO'ların çoğu zaten Burning Man'e gitmişlerdir.
لسبب واحد، معظم الرؤساء التنفيذيين ذهبوا بالفعل إلى الرجل المحترق

Televizyonları yoksa, maçı televizyonda seyretmek için Tahran'a gitmişlerdir belki.
لأنه لايوجد لديهم تلفاز، ذهبوا إلى طهران ليشاهدوا المباراة على التلفاز.

Köylerini giydirip beslemeye gitmişlerdir.
على الأرجح أنهُم ذهبوا ليُكسوا ويُطعِموا بلدتَهُم

O adamlar çoktan gitmişlerdir.
صدقني، أولئك الزملاء رحلوا منذ فترة طويله

Belki güvenli bir yere gitmişlerdir.
هل انت بالداخل؟ ربما رحلوا الى مكان آمن

Belki dondurma yemeye gitmişlerdir.
ربما ذهبا لتناول المثلجات

Su bulabilecekleri bir yere gitmişlerdir.
على الأرجح أنهم ذهبوا لمكان أخر ليجدوا الماء.

Bak, aklına başka şeyler getirme olur mu? Muhtemelen seni aramaya gitmişlerdir.
دعينا لا نتسرع بالإستنتاجات ربما ذهبوا للبحث عنك

Hayır, parti fiyaskoydu. Şimdiye evlerine gitmişlerdir muhtemelen.
لا, الحفلة كانت مخيبة على الأرجح جميعهم ذهبوا إلى منازلهم الآن

Belki de terapiye gitmişlerdir.
كل السفاحين أخذوا اليوم عطلة ربما ذهبوا للعلاج

Belki aklımızın bile almayacağı bir yere gitmişlerdir.
ربما ذهبوا إلى مكان لا يمكننا البدء بفهمه حتى

Onlar dışarıya değişik görevlerle gitmişlerdir ve karşılaşmalarının oranı... ...yuva girişinden girdikleri ve çıktıkları kadardır... ...her karıncanın dışarı gidip gitmeme kararı görevlerinin ne olduğuna bağlıdır.
فهم ذهبوا للخارج لأداء بعض المهام، ومعدل لقاءهم في حين دخولهم وخروجهم من مدخل العش فهم يحددون، ويتأثرون، كل نملة في حال الخروج تقرر أي مهمة سوف تأديها.

Belki yardım istemeye gitmişlerdir. Muhtemelen kaçmışlardır.
ربما ذهبوا لطلب النجدة, او ربما هربوا

Aradığımız grup... Belki de ormanın merkezine doğru gitmişlerdir. Ya da Mato'nun merkezine...
أصدقاؤنا ذهبوا فى وسط تلك الأحراش

Hayır, kır evine gitmişlerdir.
كلّا، ذهبوا إلى منزلهم بالقرية.

- Belki de kiliseye gitmişlerdir.
-ربما ذهبوا للكنيسة - كنيسة " السيدة حُزمَة "

Belki olay öncesi veya sonrasında Jenny Lind'e gitmişlerdir ama öğleden sonra, 4 civarında Miller Barajı'nın oradaydılar.
" ربما ذهبوا إلى " جينى ليند قبل الحادثة أو بعدها و لكن حوالى الرابعة بعد الظهر . " كانوا فى " ميلرز بيند

Çocuklara bakmaya erken gitmişlerdir.
ربما ذهبوا إلى الرعاية اليومية مبكرا

Şey, belki de gitmişlerdir. Onları korkutmuşsundur.
ربما رحلوا ربما أثرت الخوف فيهم

Gün doğdu. Çoktan gitmişlerdir.
أشرقت الشمس لقد رحلوا منذ وقت طويل

Belki gitmişlerdir.
رُبّما قد رحلوا