"grafit" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجرافيت
        
    • جرافيت
        
    • كربون
        
    • غرافايت
        
    • الجرافايت
        
    • الغرافيت
        
    Kalem ne kadar yumuşaksa içinde o kadar grafit vardı ve yazımı da o kadar karanlık ve pürüzsüzdü. TED كلما زاد الجرافيت في قلم الرصاص، كلما زادت ليونة القلم، وصار الخط الذي يرسمه أكثر قتامة ونعومة.
    Saf grafit parçasını alıp seramik kutuya koyuyorlar. Biraz kimyasal maddeyi ekleyip her şeyi olduğu gibi düdüklü tencere gibi bir şeye koyuyorlar. Open Subtitles تأخذ قطعةً من الجرافيت النقي وتضعه في صندوق سيراميك ومع بعض الكيماوات ثم تلقي كل شيء في طاهي للضغط
    Çilingirler kilitleri grafit tozuyla yağlar. Open Subtitles الحدادين يحقنون مسحوق الجرافيت في معبر المفتاح لتشحيم ميكانيكية الإقفال
    Bir de omuzlarından zımba teli çıkardım ve omurgalarında grafit çipleri buldum. Open Subtitles كما سحبت دبابيس من كتفه، ووجدت رقائق جرافيت بين ضلوعه
    Bir tarafta cıva oksit... ve fren disklerindeki grafit var. Open Subtitles في جانب واحد، لدينا أوكسيد الزئبق و الـ"جرافيت" المستخرج من منصّات مكابحك
    Kalemde kurşun yoktur, grafit vardır. Open Subtitles إن الأقلام الرصاص لا تحتوي على رصاص، بل كربون.
    Kurşun kalemde grafit şeklindedir. Open Subtitles بالقلم الرصاص في المقدمة على هيئة غرافايت
    grafit direkleri ve pof minderi. Open Subtitles أقطاب الجرافايت... و... مقاعد دافئة
    Elimizdeki maddelerden biri bunu yapabilir. Çok önemli bir madde, karbon, Bu inanılmaz güzellikteki reaksiyonda şeklini değiştirdi, Burada grafit buharla patlatılıyor, sonra buharlaşmış karbon yoğunlaşıyor, ama yoğunlaştığında farklı bir şekil alıyor: bükülmüş kümes teli. TED أحد المواد التي يمكنها القيام بهذا هي مادة استثنائية، الكربون، والتي غيرت شكلها في هذا التفاعل الغاية في الجمال حيث يفجر الغرافيت بالبخار، وحين يتكثف الكربون المبخر، يتكثف في شكل مختلف: السياج المتشابك ملتف.
    grafit, kil ve kopolimere ait izler buldum. Open Subtitles وجدت آثار ضئيلة .من الجرافيت والطين والكوبوليمر
    Bu deney, bir elektron ışını alarak onu grafit parçası içerisinden iletiyor. Open Subtitles تأخذ هذه التجربة شعاع إلكترونات و تنقله عبر قطعة من الجرافيت
    Ve burada elektronun bir tür grafit içinden geçip yaygın biçimde oluşturduğu lekelere bakıyoruz. Open Subtitles و ما نراه هو أن الإلكترونات تنتقل عبر الجرافيت و تُكوِّن هذه البقع المنتشرة
    İlginç olan ise grafit ışınına odaklandığımız zaman çok ilginç bir desen buluyoruz. Open Subtitles الشيء المثير هو أنه عندما نركز .. الشعاع على قطعة الجرافيت نجد نمط مثير جداً للإهتمام
    Bu deney elektronu grafit atomlu bir hedefe ateşleyen bir tabancadan ve onların nasıl sektiğini kaydetmek için bulunan bir ekrandan oluşuyor. Open Subtitles تتكون التجربة من مسدس يُطلق إلكترونات على هدف من ذرات الجرافيت و شاشة مُجمِّعة لتسجيل كيف ترتد الإلكترونات
    grafit tozuna geçebilir miyiz lütfen? Open Subtitles هل يمكننا إستخدام مسحوق الجرافيت ، من فضلك ؟
    Tahmin edeyim, karbon grafit, değil mi? Open Subtitles دعني اخمن, إنه جرافيت الكربون؟
    grafit alaşım jantlı yepyeni Saab kabriyesi. Open Subtitles "ساب" مكشوفة ذي حافات جرافيت مركّبة.
    Kurşun var. Hayır, grafit. Open Subtitles يوجد معدن الرصاص، لا ، كربون الرصاص
    Kurşun kalemde grafit şeklindedir. Open Subtitles بالقلم الرصاص في المقدمة على هيئة غرافايت
    grafit ve epoksi. Open Subtitles الجرافايت وepoxy.
    Sağınızda ise, kâğıt üzerinde yalnızca grafit kullanan Emma McNally tarafından üretilen "4. TED وعلى جانبك الأيمن، لديك "النطاق 4"، والذي أنشأه إيما ماكنالي، باستخدام الغرافيت فقط على الورق .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more