Bayan Graham kocanıza bir iyilik yapıp benimle gelir misiniz acaba? | Open Subtitles | سيدة جراهام, اتساءل ان كنت تقومين لزوجك بمعروف كبير وتأتى معى |
Alexander Graham Bell'in ilk zil sesini duyması kadar devrimci... | Open Subtitles | هذا ثوري كثورية الرنة الأولى التي سمعها ألكسندر جراهام بيل |
Will Graham, Hannibal Lecter'ın Chesapeake Matadoru olduğuna inanmaya oldukça meyilli. | Open Subtitles | ويل جراهام متحمس جدًا للتصديق بأن هانيبال ليكتر هو سفاح التشيسابيك |
Graham'ın ortadan kaybolmasından birkaç ay sonra Nate kendi senaryomuz gibi sunabileceğimizi söyledi. | Open Subtitles | من أي شيء يمكنني كتابته نعم بعد أن أصبح غراهام مفقودا لبضعة أشهر |
Hadi ama. Hepsi Billy Graham'ın himayesinde ve hepsi Texas'lı. | Open Subtitles | هيا يابوب ،إنهم محميون من قبل بيلي غراهام ومن تكساس |
Vücudunuzu ve ruhunuzu Graham Holt'a sunmak için mi buradasınız? | Open Subtitles | هل أنت هنا لإعطاء قلبك و روحك لجراهام هولت ؟ |
Sana yalan söylemesi Will Graham'e gerçeği söylediğine dair şüphelerimi ortadan kaldırıyor. | Open Subtitles | واقع أنه كذب عليك يجعلني أكثر تيقنا من قوله الحقيقة لويل جراهام |
Bunlar Will Graham'in bir katil olduğu için katil gibi düşünebildiğini bize söylüyor. | Open Subtitles | ما يخبرنا بأن ويل جراهام يستطيع أن يفكر مثل قاتل لأنه هو قاتل |
Will Graham, Hannibal Lecter'ın Chesapeake Matadoru olduğuna inanmaya oldukça meyilli. | Open Subtitles | ويل جراهام متحمس جدًا للتصديق بأن هانيبال ليكتر هو سفاح التشيسابيك |
Sana yalan söylemesi Will Graham'e gerçeği söylediğine dair şüphelerimi ortadan kaldırıyor. | Open Subtitles | واقع أنه كذب عليك يجعلني أكثر تيقنا من قوله الحقيقة لويل جراهام |
Graham Wiles bu sürece daha fazla bileşen ekleyerek atık süreç işlemlerini değer yaratan projelere çevirmiştir. | TED | ام مؤسسة جراهام ويلز استمرت في وضع عناصر الى تلك العملية لكي تحول المخلفات الى مواد ذات قيمة |
Asansördeki bir adam 'Billy Graham'ın bu otelde kaldığını duydum. | TED | وعلى متن هذا المصعد سمعت أحدهم يقول سمعت أن بيللي جراهام يمكث في هذا الفندق |
başka bir siyah çocuk olan Ramarley Graham'ın annesi Constance Malcolm'a ithaf etmek istiyorum. | TED | إنها والدة راملي جراهام الذي هو طفل أسود آخر ممن قتل قبل أوانه. |
Bayan Graham, kocanızı bir süreliğine alıkoyacağım. | Open Subtitles | سيدة جراهام, سوف احرمك من زوجك لفترة قصيرة |
Simon, Louise Graham'ın partisine gitmeyi sen de istemiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | سايمون, أنت لا تريد الذهاب إلى حفلة لويس غراهام, ألست كذلك؟ |
Hayır, Louise Graham daha popüler olduğu için. Çoğu insan onun partisinde olacak. | Open Subtitles | لا, ولكن بسبب شعبية لويس غراهام الطاغية أعتقد أن معظم الناس سيكونون عندها |
SWAT Ekiplerinin mevzilerini korumasını sağlayacaksınız böylece Graham hâlâ pazarlık halinde olduğumuzu düşünecek. | Open Subtitles | نحن سوف نضع الفرقة الخاصة فى مكانها لذا غراهام يفكر نحن مازلنا نتفاوض. |
Ayrıntıların tümünü hatırlamıyorum ama alet kulübesinin dışında Bayan Graham'i ağlarken bulduğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر كل التفاصيل لكن.. أتذكر العثور على السيدة غراهام تبكي في المخزن |
Yıl 1876,yer Boston. İşte Thomas Watson ile telefonun icadı üzerinde çalışan Alexander Graham Bell. | TED | إنه في عام 1876 في بوستن, وهذا هو ألكساندر غراهام بيل الذي كان يعمل مع تومس واتسون في إختراع التلفون. |
Eğer bu fikir ilk başta şaşırtıcı geliyorsa, şüpheyi, Graham Greene'nin bir zamanlar söylediği şekilde düşünün: Şüphe, kalp meselesidir. | TED | إذا بدت لكم كفكرة مروعة في البداية، خذوا في اعتباركم أن الشك، كما وصفه غراهام جرين، هو جوهر المسألة. |
Irene, Graham'a onunla tanıştığı için mutlu olduğunu söylüyor | Open Subtitles | ايرين تقول لجراهام انها سعيدة انها قد التقت به |
Graham'la ben cinsel sorunlarımız için ne kadar beklemeliydik, Barton? | Open Subtitles | وإلى متى ينبغي أنْ ننتظر أنا وغراهام لمواجهة مشاكلنا الجنسية يا بارتون؟ |