Arada bir Greenpeace için gönüllü çalışırım. | Open Subtitles | أقوم بأعمال كمتطوع لـ غرينبيس من حين إلى آخر |
Greenpeace gibi gruplar balinaları kurtarmak için çare arıyor ancak yerel İnupiat kabilesinin alternatif bir planı var. | Open Subtitles | وتحاول مجموعات مثل غرينبيس ايجاد الحل فيما تدرس القبائل المحلية الخيار البديل |
Bundan nefret etsek de Greenpeace sessiz kalıp onlara izin vermekten yana. | Open Subtitles | لكن على الرغم من كوننا نكره ذلك .غرينبيس مستعدة ان تسكتنا وان تسمح لهم |
Yaptıklarının başka yönleri de var, örneğin yakın tarihlerde Greenpeace'in Washington ofisindeydin. | TED | هناك أجزاء أخرى لما تقومون به، مثلكِ حالياً في مكاتب السلام الأخضر في واشنطن. |
Tabii ki, Greenpeace'in dünyanın her yerinde birimleri var. | TED | بالطبع، يوجد لدى السلام الأخضر مكاتب في كافة أنحاء العالم. |
Güney Amerika'ya Greenpeace'le birlikte geldi. | Open Subtitles | اتيت الي هنا مع منظمة "السلام الاخضر" الي "امريكا الجنوبية". |
Fred, Wilma ve Bam Bam sayesinde Greenpeace üyelikleri % 400 arttı. | Open Subtitles | ارتفع عدد اعضاء غرينبيس بنسبة 400 بالمائة |
Ama... üniversitedeyken Greenpeace'le bir ilgin var mıydı? | Open Subtitles | ولكن هل كنت تشاركين مع غرينبيس في الكلية؟ |
Ne Greenpeace'in ne de benim bu işle alakam var. | Open Subtitles | غرينبيس ليس له علاقة بهذا الشيء ولا انا ايضا |
Greenpeace'deki nazik, güvenilir bayana soracaklar. | Open Subtitles | سيستجوبون السيدة اللطيفة من غرينبيس |
Greenpeace'in yöneticisiyle petrol çalışanlarını ve oduncuları temsil eden sendika lideri. | TED | وكان هناك رئيس منظمة (غرينبيس) مع قائد نقابي يمثل عمال النفط وقاطعي الأخشاب. |
- Bir çeşit kentsel Greenpeace falan mı? | Open Subtitles | - وهناك نوع من غرينبيس الحضري؟ |
Greenpeace'e neden girdin? | Open Subtitles | ما جذبك نحو غرينبيس ؟ |
Şaka yapıyorum. Ama Greenpeace bu konuda çok istekli değildi, çünkü diğer anlamlı isimlerden birini istiyorlardı. | TED | هممم، أمزح فقط. حسناً. لذا، لم تكن السلام الأخضر معجبة بذلك، لأنهم أرادوا أن يفوز أحد أسمائهم العميقة. |
Bunun güzel yanı da Greenpeace için ortaya çıkan yan etkisi, | TED | لكن ما كان مثيراً هو تداعيات الموقف للسلام الأخضر |
Dürüst olun. Açık olun. Ve Greenpeace'in gerçekten öğrendiği en önemli ders de | TED | كن صادقاً. كن في المقدمة. وأحد الدروس العظيمة التي تعلمتها السلام الأخضر في الواقع |
Aslında, Greenpeace değil. Barış kuvvetleri. | Open Subtitles | في الواقع، ليس السلام الأخضر بل فيلق السلام |
Hey, Greenpeace, bendeki yeşilleri kurtaramayacaksın. | Open Subtitles | مرحباً يا منظمة السلام الأخضر لن تحصلي على شيءٍ من دولاراتي الخضراء |
Biri Greenpeace'i arasın, Meksikalı bir balinayı kurtarıyoruz. | Open Subtitles | ليستدعي أحدهم منظمة السلام الأخضر , فأنتَ تنقذ حوتاً مكسيكياً |
Greenpeace, WWF ile çalışmalı. | TED | نحتاج غرين بيس البيئية لتعمل مع حماية الحياة الفطرية العالمية. |