Ve ben La Grenouille'in cinayetle bağlantısını sağlayacak tanığı öldürdüm. | Open Subtitles | ثم قتلت الشاهد الرئيسي الذي يمكن أن يربط الجريمة بـ(لاغرانوي). |
Suçlu iadesi talep edebilmek için vur emrini Grenouille'in verdiğini itiraf ettirmeliyiz. | Open Subtitles | ليحدث التسليم، نحتاج لإعتراف حقيقي أنّ (لاغرانوي) أمر بعملية الإغتيال. تلقيت هذا. |
Tango-8, La Grenouille'in adamları uçaktan inmek üzere. | Open Subtitles | "تانغو-8" جماعة (لاغرانوي) سينزلون من الطائرة |
La Grenouille adlı bir silah tüccarının ele geçirdiği Varşova Paktı silahlarının imhasına onay verdiğinizi. | Open Subtitles | أنّك تحققت من تدمير أسلحة حلف (وارسو)، ولكن في الحقيقة حصل عليها تاجر سلاح يدعى (لاغرانوي). |
Madam Gaillard için, Grenouille de diğerleri gibi bir gelir kaynağıydı. | Open Subtitles | للسيدة جايارد كان جرينوى مصدراً للدخل مثله مثل الآخرين |
Yakın zamanda uluslararası silah kaçakçısı olan La Grenouille'e katıldığına inanılıyor. | Open Subtitles | يُعتَقد أنه إنضمّ حديثا إلى (لاغرانوي) تاجر سلاح دولي |
ARES'i satarsa, Kara gül'ü ya da La Grenouille'i İran'a satarken-- | Open Subtitles | ولو باع "أريس"، كنّا سنقبض على "الوردة السوداء" أو (لاغرانوي) الذي سيبيعه لـ(إيران) أو (سوريا) |
En yüksek teklifi La Grenouille verdi. Gerçi önemli değil ama-- | Open Subtitles | (لاغرانوي) كان صاحب أعلى مزايدة ليس كأنّ هذا سيهم |
Grenouille, ARES'i denemek için yanında birini getirecektir. | Open Subtitles | (لاغرانوي) لديه بالتأكيد شخص هناك ليتأكد من عمل "أريس" |
Charles Harrow. La Grenouille beni bekliyor. | Open Subtitles | "تشارلز هارو)) السيد (لاغرانوي) في إنتظاري" |
Martin Quinn. İki ay önce La Grenouille'in adamlarıyla geldi. | Open Subtitles | (مارتن كوين)، سافر مع بعثة (لاغرانوي) قبل شهرين |
Beni içeri davet etmeyecek misiniz Mösyö Grenouille? | Open Subtitles | ألن تدعوني للداخل بعيدا عن البرد يا سيد (لاغرانوي)؟ |
Güzel. Grenouille'in ölü bir adamla buluştuğunu öğrenmesini istemem. | Open Subtitles | هذا جيّد، لا نريد من (لاغرانوي) أن يكتشف أن إجتمع برجل ميّت |
La Grenouille'e olan duygularımın kararlarımı etkilediğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | هل تظن أن مشاعري الشخصية تجاه (لاغرانوي) تشوّش على حكمي؟ |
Webster'ın La Grenouille'le ilgili bildiği her neyse, gitti. | Open Subtitles | أي شيئ كان (ويبستر) قد إمتلكه على (لاغرانوي) فقد ضاع. |
- Konuşmasına gerek yok. Webster, La Grenouille'i silah satışından yakalamamızı sağlayacaktı. | Open Subtitles | (ويبستر) كان سيجعلنا نوقع بـ (لاغرانوي) بتهمة تجارة السلاح. |
Hayır, o değil. La Grenouille'in psikolojik profili. | Open Subtitles | لا، لا، ليس ذلك بل تشخيصي النفسي عن (لاغرانوي). |
Yani La Grenouille, Troy Webster'in aleyhine dönmesine izin mi verecekti? | Open Subtitles | إذن (لاغرانوي) كان سيترك (تروي ويبستر) يسلّم دليلا حاسما يدينه؟ |
Artık La Grenouille'le son bağlantımız ateş eden adam. | Open Subtitles | مما يجعل مطلق النار الصلة الأخيرة بـ(لاغرانوي). |
Jean-Baptiste Grenouille zaferi kazanmıştı! | Open Subtitles | جون بابتيست جرينوى ابتهج بانتصاره .كان على قيد الحياة |
Grenouille için bu hiç önemli değildi. | Open Subtitles | بشرط أن يترك له جرينوى ما لا يقل عن مائة تركيبة من العطورِ الجديدةِ |