"hücrelerimizin" - Translation from Turkish to Arabic

    • خلايانا
        
    Hangi hücrelerimizin hangi hastalığa etkisi olduğunu öğrenmemiz gerekiyor ve o hücrelerdeki hangi moleküllerlerin hangi hastalığa etkisi olduğunu. TED نحتاج أن نعرف أي من خلايانا تتعلق لكل مرض، وأية جزئيات في هذه الخلايا تتعلقُ لكل مرض.
    Troid bezinden gelen bu hormonal bildiri kalbin daha güçlü atmasını sağlar ve hücrelerimizin besinleri daha hızlı tüketmesine neden olur. TED وتعمل هذه الإخطارات الهرمونية على زيادة كفاءة ضربات القلب، وتساعد خلايانا على تحليل المواد المغذية تحليلًا أسرع.
    Ve şu anda şekerler hakkında hücrelerimizin yüzeyine bir lisan gibi yerleştiğini düşünme eğilimindeyiz. TED ولذا نميل الآن إلى التفكير في السكّريّات التي تستوطن سطح خلايانا باعتبارها لُغَة.
    DNA, hücrelerimizin içini sarmalayan, uzun ve ipliksi molekül. TED الحمض النووي هو جزيء طويل يشبه السلسلة وينتهي داخل خلايانا.
    Görmekte olduğumuz makroskopik dünya, hücrelerimizin dünyası. Open Subtitles يوجد العالَم المجهري الذي استطعنا رؤيته, و يوجد العالَم المكون من خلايانا
    Çok fazla stres kadınları erken yaşlandırıyormuş. Çünkü stres, hücrelerimizin içindeki DNA'ların kısalmasına dolayısıyla kendilerini kopyalayamamalarına sebep oluyor. Open Subtitles ،التوتر الشديد يجعل من نضوج المرأة يتأخر قليلاً لأن التوتر يجعل الحامض النووي يتقلص داخل خلايانا
    Beslenmemiz, diskilamamiz ve hücrelerimizin ölmemesi için yeterli oksijeni almamiz gerek. Open Subtitles ينبغي علينا التغذي لكي نقوم بعملية الزفير ونستنشق الأوكسجين الكافي لمنع خلايانا من الموت
    Tıpkı suyun tülbent bezinin içinden geçmesi gibi. hücrelerimizin atomik seviyede ayrışması gerekiyor. Open Subtitles يجب على خلايانا أن تتجزّأ على المستوى الذري.
    Çünkü kurşun vücudumuza girdiğinde büyüyüp gelişmek için hücrelerimizin ihtiyaç duyduğu bakır ve demir gibi metalleri taklit eder. Open Subtitles لإنه حينما يدخل الى أجسامنا يحاكي معادن أخرى كالزنك والحديد وتحتاج خلايانا هذه المعادن لتنمو وتزدهر
    Diyorlar ki, "Eğer tüm sinir hücrelerimizin faaliyetlerini kaydedebilirsek, beyni anlayabiliriz." TED إنهم يقولون , " لو نستطيع أن نسجل نشاط خلايانا العصبية , لكنا أستطعنا أن نفهم العقل . "
    hayat ağacınının diğer parçalarından biraz uzakmışız gibi gözükebilir, ancak gerçekte, büyük bir bölüm için, hücrelerimizin basit sistemi oldukça yakındır. TED قد يبدو أننا بعيدون تماماً عن الأجزاء الأخرى في شجرة الحياة هذه, لكن في الواقع, في الجزء الأكبر, الآلية الأساسية في خلايانا, متشابهة إلى حد بعيد.
    Üniversitede bu dersleri alana kadar ben de bilmiyordum, fakat o zamana dönersek ki o zaman 1980'lerdi diyelim-- İnsanlar hücrelerimizin neden şekerle kaplandığını bilmiyordu bile. TED وأنا أيضًا لم أكن أعلم ذلك، حتى تلقّيت تلك المقرّرات في الكلّية، لكن في ذلك الوقت وكان هذا في .. لنسمّيها فقط الثمانينيّات لم يكن الناس يعلمون الكثير عن سبب كون خلايانا مغلّفة بالسكّر.
    Bunu şöyle düşünebilirsiniz: hücrelerimizin içerisinde çeşitli mekanizmalar var; inşaat yapan, devreleri birleştiren, hayatın olması için gerekenleri yapan. TED يمكنك أن تفكر في أشياء مثل: في داخل خلايانا هناك أدوات بناء غريبة ومختلفة وهناك دوائر متصلة تقوم بفعل كل الأشياء الضرورية التي تجعل الحياة تحدث.
    hücrelerimizin içindeki tüm ıvır zıvırın yönergesi TED التعليمات لكل زواية وركن في خلايانا.
    Yiyecek ve içecekte tükettiğimiz etanol gibi organik uçucu bileşenlere ek olarak hücrelerimizin biyokimyasal süreçleri diğerlerini üretir. TED بالإضافة إلى المركبات العضوية المتطايرة مثل: الإيثانول التي نستهلكها في الطعام والشراب، العمليات الكيمائية في خلايانا تنتج العديد من العناصر الأخرى.
    Rahatsız, düzensiz hücrelerimizin dışına çıkabilmemizin hiçbir yolu yok. Open Subtitles يا، نظرة حول. نحن لم نحصل عليهم لكن فرصة... إلى حاك خشن خارج خلايانا.
    Cevap, DNA'mızda kodlanmış olan en çok bilgi sağlayıcı moleküller olan proteinlerden geliyor. Bunlar hücrelerimizin protein üretiminin formülüne sahip. TED ينبثق الحل من حقيقة أن أكثر الجزئيات تزويدًا بالمعلومات هي البروتينات المُشفّرة في الحمض النووي الريبوزي منقوص الأكسجين الخاص بنا، حيث لديه كل الوصفات التي تتبعها خلايانا لعمل كل البروتينات الخاصة بنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more