"hüküm giymiş bir" - Translation from Turkish to Arabic

• مدان

Gerçek adı Roger Peet. Şartlı tahliyeyle çıkmış, hüküm giymiş bir tecavüzcü.
انه مرتكب جرائم جنسية مدان مع أطلاق سراح مشروط

Ben hüküm giymiş bir senet dolandırıcısıyım ama aynı zamanda iddialara göre, çok iyi olduğum başka bir konu daha var.
الان ، انا مدان بتزوير السندات ولكنني معروف ايضاً بانني ماهر ايضا بشئ اخر

Peder, beni anladığına emin değilim. hüküm giymiş bir suçluyum.
ليست واثقاً إن سمعتني أيها التقيّ أنا مدان سابق

Banka soygununa bulaştığı için hüküm giymiş bir hırsız iki gün önce zırhlı bir aracı soyarken görülüyor?
a سارق مصرف مدان مسك متلبّس بالجريمة، المحاولة الشاهدة لسرقة سيارة مدرعة فقط إثنان قبل أيام؟

İşte buradayım, tıpkı sizin gibi hüküm giymiş bir suçluyum.
لذا ها أنا مثلكم تماماً مجرم مدان

Cezaevinde geçirdiği kalan sürede, kız arkadaşını öldürmekten hüküm giymiş bir mahkumla duygusal bir ilişkiye başladı.
خلال سنوات سجنها عملت علاقه رومانسيه مع... سجين مدان بقتل صديقته

O bir suç laboratuarı. Sen hüküm giymiş bir suçlusun.
نحنُ في مختبر جنائي و أنتَ مُجرم مدان

Tamam, yani sen hüküm giymiş bir teröristi bana tercih ediyorsun.
هائل. حسنا، أنت... تختار إرهابي مدان. علي أنا.

hüküm giymiş bir suçlu olarak, silah satın alamazsın.
لا تستطيعي إمتلاك سلاح كمجرم مدان سابق

14 yaşındasın ve daha şimdiden hüküm giymiş bir uyuşturucu satıcısısın.
أربعة عشر سنة وأنت مهرّب مدان بالفعل

Rachel, gerçeği kabul etmenin vakti geldi. hüküm giymiş bir suçluyum.
حان الوقت لأتقبل الحقيقة أنا مدان سابق

hüküm giymiş bir katil.
مدان بجريمة قتل.

Sen ise hüküm giymiş bir suçlusun.
أجل، وأنت مجرم مدان

Ben hüküm giymiş bir katilim. Suçlu musun?
لأنّي مدان بالقتل

hüküm giymiş bir adamın kızı o.
أعني، هي ابنة مجرم مدان.

- Evet. hüküm giymiş bir suçlu olduğu ortaya çıkıyor.
بالنسبة لشخص مدان , يبدو بأنه

Demek istediğim bu, Donna. O hüküm giymiş bir suçlu.
هذا ما أعنيه، إنه مدان

- Ben hüküm giymiş bir suçluyum.
- أنا مجرم مدان.

- hüküm giymiş bir suçlu o!
-ولكن من المؤكد .. -وهو مجرم مدان !