HIV pozitif çıktı. | Open Subtitles | واسفرت الاختبارات عن ان والدته مصابة بالايدز |
Ama uyuşturucu kullanmayı ve HIV pozitif işe çıkmayı seviyor. | Open Subtitles | ولكنها تحب ضرب المخدرات ولعب خدعة انها مصابة بالايدز |
HIV pozitif çocukların savunma sistemi ve anti HIV tedavinin kullanımı ve etkileri | Open Subtitles | نظام المناعة كان مصاب بالايدز حيث تم استعمال تأثير العلاج المعادى |
Oğlan da HIV pozitif. | Open Subtitles | انه ايضا مصاب بالايدز |
90'lı yılların ortalarında hayatlarının en güzel yıllarında olan yüzlerce insanın HIV pozitif olduğunu gördüm. | TED | وبحلول منتصف سنة 1990، علمت عن مئات الأشخاص في سنة صغيرة جدا ممن أصيبوا بفيروس نقص المناعة المكتسبة. |
Ve burada hamile bir kadın ile birlikleyim kendisi HIV pozitif ve biz gülümsüyoruz, ikimiz de, çünkü güveniyoruz çünkü biliyoruz ki o genç kadın tedavi görüyor böylece ömrü uzayabilecek ve doğurmak üzere olduğu bebeğine bakabilecek. | TED | وهنا انا مع إمرأة حبلى وهي حاملة لفيروس نقص المناعة المكتسبة وهي تبتسم .. كلانا يبتسم .. لاننا واثقون جدا ولأن هذه الام الشابة تتلقى العلاج الملائم والذي سيمد في عمرها لكي تهتم بصغيرتها التي سوف تلدها قريباً |
8 yaşında, HIV pozitif bir çocuk. | Open Subtitles | مصاب بالايدز وهو بعمر 8 سنوات |