O boynuna astığın o haçtan korkmuştu. | Open Subtitles | كان خائف من الصليب الذي ترتيده حول رقبتك |
Dinle beni, eğer o boruyu bir daha çalarsan seni benden anca haçtan inmiş İsa gelip kurtarabilir, anladın mı? | Open Subtitles | لاتفعل ذلك ، دعني اخبرك إذا قمت بنفخ البوق مرة أخرى السيد المسيح سيأتي بنفسه وسينزل من الصليب ويأخذك هل تسمعني؟ |
Şarap ve bira yazan neon tabla haçtan daha parlak. | Open Subtitles | حيث نبيذ وبيرة النيون يوقّعان ألمع من الصليب |
İsa'ya benzeyen bu adam haçtan mı indirilmişti? | Open Subtitles | لكانت لهذا الرجل الذي بدا كيسوع المسيح بعد انزاله من الصليب |
yakamızda haçtan rozetler,yüzümüzde gülücükler ile | Open Subtitles | دبوس عليه صورة المسيح و ابتسامة على الوجه |
Gamalı haçtan nefret ediyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتَ تكرَه الصليب المَعقوف، صح؟ |
Ölüm sebebini bulmak için; haçtan, kemikleri... | Open Subtitles | سوف أزيل العظام من الصليب و أنظفهم |
Güney Fransa'da yer alan ve Cross of Hedaye olarak bilinen bir haçtan. | Open Subtitles | إضافة لفكِه رموز الصليب الموجود في |
Bir haçtan yapılmış gümüş bir kurşun. | Open Subtitles | رصاصة فضية مصنوعة من الصليب. |
haçtan düşmüş müydü? | Open Subtitles | نزل إذاً من الصليب ؟ |
Git! Gerçek haçtan bir kıymık. | Open Subtitles | قطعة من الصليب الأصلي. |
Hadi! Kes şunu! -O haçtan kurtulduğun zaman keserim. | Open Subtitles | - أنا سأفعل ذلك حالما تتخلص من صورة المسيح المصلوب . |