"hafızadan" - Translation from Turkish to Arabic

• ذاكرة
• والذاكرة

Eğer hafızadan bir şey kaldırılacaksa bunun son erişilme zamanı geçmişte en uzak olan parça olması gerektiğini söyler.
أي أنكم إذا كنتم تريدون حذف شيء من ذاكرة الحاسوب، فما يجب حذفه هو أقدم شيء قمتم بالنفاذ إليه في الماضي.

Doktoru da değişken hafızadan söz etmişti.
و طبيبه في مؤسسة اعادة التأهيل سماها ذاكرة متدفقة

Yaptığın şey için iyi bir hafızadan fazlası gerekiyor.
ما فعلتَه توًّا يتطلّب أكثر من مجرد ذاكرة جيدة.

Makineyi zincirledim. Sesten ve hafızadan yoksun bıraktım.
وضعتُ الآلة في قيود محرومة من الصوت والذاكرة

Uzunca ve hafızadan.
من الأستطالة والذاكرة

Kundağında bulduğumuz mesaj interaktif yapay zeka programının parçası ve yaşayan hafızadan kesitler yansıtıyor.
الرسالة التي وجدناها في سفينتِك لقد كانت جزءاً من برنامج ذكاء إصطناعيّ تفاعليّ وهو مستخلص من ذاكرة حيّة.

Az önce yaptığın şey için iyi bir hafızadan daha fazlası gerekir.
ما فعلته للتو يحتاج لما هو أكثر من ذاكرة تصويرية

"En soluk mürekkep bile en iyi hafızadan iyidir."
"أبهت حبر ، أفضل من أحسن ذاكرة"

"En soluk. Mürekkep bile hafızadan iyidir."
"أبهت حبر ، أفضل من أحسن ذاكرة"

Rebecca'nın gitmeden önce aldığı telefonun kaydı. bir bölümünü yerel telefon kulelerinin birindeki hafızadan kurtardım.
هذه المكالة الهاتفية التي ...تلقّتها (ريبيكا) قبل أن تغادر استعدت جزءاً منها من ذاكرة برج الخدمة المحلي