"hafifletecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • لتخفيف
        
    • تخفيف
        
    • ليخفف
        
    • ستخفف
        
    Ben finansal yükleri hafifletecek mütevazi bir teklifle geldim. TED وقد أتيت لكم باقتراح متواضع لتخفيف الأعباء المالية.
    Bu yüzden, uyuşturucunun sistemden atılırken yarattığı ıstırabı büyük ölçüde azaltacak mucizevi bir ilaç kullanmak suretiyle çektiğiniz acıyı hafifletecek bir dizi tedavi yöntemi tasarladık Open Subtitles لذا فقد طورنا سلسلة من العلاجات مصممة لتخفيف معاناتك بما في ذلك علاج معجزة
    Ancak seni gömmeye yetecek kadar Malay sikkem var olmasına var da tespihler seni cennete götürmek için yeterli değil ve Doğu Hindistan Şirketi boğazını kesince, ki muhakkak kesecekler de kederimi hafifletecek kadar haşhaşım da yok. Open Subtitles ولكن ما لدي هي نقود مالية ما يكفي لدفنك مسبحة الصلاة لا تكفي لتذهب إلي النعيم والحشيش، يكفي لتخفيف حزني
    Meteor sadece acısını hafifletecek. Open Subtitles النيزك سيساعد على تخفيف ألمها فحسب
    Micah kazayı duymuş ve ağrımı hafifletecek birkaç yoga duruşu göstermeye gelmiş. Open Subtitles سمع (مايكا) بالحادثة، وقدم إلى منزلي ليريني بضع وضعيات لليوغا لمساعدتي على تخفيف ألمي.
    Ben fikirlerimle iz bırakana kadar yanımda çalışacak yükümü hafifletecek birine. Open Subtitles شخصا يعمل بجواري ليخفف عني العبء حتى اعمل انجازا بأفكاري
    Doğum sonrasındaki ağrılarını hafifletecek. Open Subtitles التي ستخفف عليها الآلم فيما بعد.
    Ben de yemek saatlerinde LJ'in yaşadığı... sıkıntıyı hafifletecek bir şey icat ettim. Open Subtitles ًلذا لقد اخترعت شيئا. لتخفيف قلق "إل جي" أثناء وقت طعام.
    Ben de yemek saatlerinde LJ'in yaşadığı... sıkıntıyı hafifletecek bir şey icat ettim. Open Subtitles ًلذا لقد اخترعت شيئا. لتخفيف قلق "إل جي" أثناء وقت طعام.
    Daha ziyade iş yükünüzü hafifletecek bir fırsat diyelim. Open Subtitles لا , بل فرصة بالنسبة لك لتخفيف عبئ عملك
    Bu acıyı hafifletecek. Open Subtitles هذا لتخفيف الألم
    Bunu hafifletecek bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد تخفيف في الحُكم
    Belki ağrını hafifletecek bir şey bulabilirim. Open Subtitles ساحضر لك شيئا ليخفف الالم
    Seni hafifletecek bir şeye ihtiyacın var gibi. Open Subtitles يبدو انك بحاجه لشيء ليخفف عنك
    Kara toz acını hafifletecek. Open Subtitles انها ستخفف معاناتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more