Bölge Savcılığı'nda bir dostumuz var daha hafifletilmiş bir ceza almanı sağlayabiliriz belki. | Open Subtitles | لدينا صديق وهو أحد مساعد محامين المنطقة ربما نتمكن من مساعدتك لـ الحصول على حكمٍ مخفف |
Eğer sağlayacağın bilgi, Latif'in tutuklanmasına yararsa İngiliz ceza evinde hafifletilmiş ceza alacaksın. | Open Subtitles | اذا كانت المعلومات التى ستقدما لنا ستؤدى الى اعتقال لطيف ستحصل على حكم مخفف فى سجن بريطانى |
Savcılığın tanığı, savcılık aksini söylese bile hafifletilmiş hapis cezası alabiliyor. | Open Subtitles | أنا لن أفعل ذلك اليوم . - شاهد الإدعاء حصل على حكم مخفف . حتى رغم أن الإدعاء قال لا توجد مقايضة . |
hafifletilmiş titanyum. | Open Subtitles | تيتانيوم مخفف |
hafifletilmiş titanyum. | Open Subtitles | تيتانيوم مخفف |