"hakkında her" - Translation from Turkish to Arabic

    • عن كل
        
    • ولا يكف عن
        
    • شيءٍ عن
        
    Girişimle ilgili yatırımcı kaybına sebep olabilecek tüm sorunlar hakkında her şey bana soruluyordu. Erkek kurucu ortağıma ise girişimimizin yatırımcı kazancını artıracak başarı potansiyeli hakkında, kısacası girişimimizde yolunda giden konular hakkında sorular sorulmuştu. TED لقد سُإلت عن كل شيء يمكن أن يفشل في المشروع للحث على خسارة المستثمرين بينما سُإل زميلي الرجل عن احتمالية ربح مشروعنا لرأس مال كبير لتعظيم مكاسب المستثمرين، وخصيصاً كل شي قد ينجح في المشروع.
    Herkes hakkında her detayı hatırlamamı beklemeyin benden. Open Subtitles لا يمكن أن تتوقعي أن أتَذّكر كل التفاصيل عن كل شخص
    İnsanların herkes hakkında her şeyi bilmeye hakları var. Open Subtitles انظر الناس لهم الحق ان يعرفوا كل شيء عن كل الناس
    Antrenör senin hakkında her şeyi biliyor. Open Subtitles -حقاً؟ إنه يشاهد جميع المباريات ولا يكف عن الثرثرة
    Kamp hakkında her şeyi öğrenip içeri sızardık. Open Subtitles تعرف كلّ شيءٍ عن المخيّم و تستطيع إدخالنا
    Kütüphanede, onun gibi soğuk almış yaşlılar hakkında her şeyi araştırdım. Open Subtitles في مكتبـة المدرسة، قرأتُ كل شيء عن كل ما يمكن أن تعاني منه امرأة في مثل عمرها.
    Sonunda buradaki herkes hakkında her şeyi öğrendim. Open Subtitles في النهاية، أكتشف كل شيء عن كل من يعمل في هذا المكان.
    Çocuklar, müdahele toplantıları insanlara yardım etmek içindir onlar hakkında her sevmediğiniz küçük şeye saldırmanız için değil. Open Subtitles شباب، هذه التدخلات من المفترض أن تساعد الناس وليس من أجل مهاجمتهم عن كل شيء صغير لا تحبونه فيهم
    Onu cezaevinde ziyaret eden kadınlar hakkında her şeyi bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد المعرفة عن كل إمرأه ذهبت لرؤيتـه في السجـن
    Kaptan Jackson, şahsım hakkında her şey yalnız beni ilgilendirir. Open Subtitles كابتن جاكسون,أنا المسؤول عن كل الأسئلة,و سأطرحها بنفسي
    Ronnie şehirdeki kulüpler hakkında her şeyi bilir. Open Subtitles رونيين يعرف كل شيء عن كل النوادي في المدينه
    Charlotte DiLaurentis de hepimiz hakkında her şeyi biliyordu. Open Subtitles شارلوت ديلورانتس علمت بكل شيء عن كل شخص منا
    Zayıf veya öz farkındalıktan yoksun birisi olarak görülmeniz daha muhtemeldir, bu yüzden dün akşam iyi hissetmediğinizi -- yarım yamalak hazmedilmiş akşam yemeğinizle nasıl yeniden tanıştığınız hakkında her korkunç ayrıntıya girmeyi gerek görmediğinizi söylemek çok iyidir. TED سيُنظر إليك كشخص ضعيف يفتقر إلى الوعي الذاتي. لذا، من الأفضل قول أنك لم تكن بصحة جيدة، وليس عليك التحدث عن كل التفاصيل حول إصابتك بالقيء.
    Ann daha iyi olurdu. Ann herkes hakkında her şeyi bilir. Open Subtitles أن ستكون أفضل أن تعرف كل شىء عن كل شخص
    Broadway'deki herkes hakkında her şeyi bilirim! Open Subtitles أعرف كل شيء عن كل الأشخاص في برودواي
    Goa'uld teknolojisi ve Sa're'nin yeri hakkında her şeyi anlatmak zorunda kalır. Open Subtitles هو لن يكون عندة أى إختيار لإخبارنا عن كل شئ نريد معرفتة حول تقنية " الجواؤلد "ِ وعن مكان " شارا "ِ
    Nell çoğunlukla her şey hakkında her şeyi bilir. Open Subtitles إنَّ "نيل" تعرفُ كل شئٍ عن كل شئٍ تقريباً
    Antrenör senin hakkında her şeyi biliyor. Open Subtitles -حقاً؟ إنه يشاهد جميع المباريات ولا يكف عن الثرثرة
    Birbirimizin hakkında her şeyi bilemeyiz ama bu birbirimizi daha fazla tanımamız gerektiğini gösteriyor ve bunu yapmanın en iyi yolu çocuğumuzun dünyaya gelmesine hazırlık yapmak. Open Subtitles إننا لا نعرفُ كلِّ شيءٍ عن بعضنا، لكن يعني ذلك بأن علينا أن نتعرف على بعض بشكل أكثر، وما أفضل من أن نتعرف على بعضنا
    Zaten Dharma Girişim hakkında her şeyi biliyorsunuz değil mi Bay Kwon? Open Subtitles لكنّك تعرف كلّ شيءٍ عن مبادرة "دارما" أليس كذلك يا سيّد (كوان)؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more