"haklı olduğuna" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنك على حق
        
    • أنك محق
        
    • كان على حق
        
    • أنك على صواب
        
    Şimdi de tek yapman gereken dışarıdaki askerleri haklı olduğuna ikna edene kadar hayatta kalmak. Open Subtitles كل ماعليك فعله الآن هو أن تنجوا لوقت أكثر لتقنع المجانين هناك أنك على حق
    Biraz düşündüm, ve senin haklı olduğuna karar verdim. Open Subtitles لقد كنت أفكر وارتأيت أنك على حق
    haklı olduğuna eminim, Hal. Open Subtitles حسناً, أعتقد أنك على حق يا "هال".
    haklı olduğuna eminim. Ama biraz tuhaf. Open Subtitles اجل, انا متأكدة أنك محق, انا متأكدة, إنه فقط غريب قليلاً.
    Eğer bu bir cinayetse, ki haklı olduğuna inanıyorum çünkü hep haklı çıkarsın, pek şansımız yok. Open Subtitles لو أن هذه جريمة قتل وأنا أعتقد أنك محق لانك دائماً محق سينقلب كل شيئ علينا
    Bir gün bir tarafın haklı olduğuna dair ikna olurdum. Open Subtitles في يوم من الأيام سأكون مقتنعا بأن أحد الطرفين كان على حق
    Yapma Bob, senin dindarlığına inanmamı istiyorsan önce beni haklı olduğuna ikna etmelisin. Open Subtitles هيا بوب , إذا كنت تريد مني الإنحياز لجانبك المقدس فيجب عليك إقناعي أنك على صواب
    Beni donup bırakan bazı gerçekleri görmek için gelmem gerekti. haklı olduğuna inanıyorum. Open Subtitles أعتقد أنك على حق
    haklı olduğuna karar verdim. Open Subtitles لقد قررت أنك على حق
    - haklı olduğuna inandığına eminim. Open Subtitles -أنا متأكد أنك تؤمن أنك على حق
    - haklı olduğuna eminim. Open Subtitles -أنا واثقة أنك على حق
    - haklı olduğuna inanıyorum. Open Subtitles -أؤمن من أنك على حق
    - Senden daha cesurum! - haklı olduğuna eminim. Open Subtitles أنا أشجع منك كثيراً - أنا متأكد أنك محق -
    Yani haklı olduğuna eminsin ve hiçbir şey duymayacak mısın? Open Subtitles أنت متأكد أنك محق و لن تصغي إلى المنطق
    Brian parkta konuştuklarımızı düşündüm ve haklı olduğuna karar verdim. Open Subtitles حسناً ، (برايان) ، فكرت عن ما قلته في الحديقة ، وقررت أنك محق
    Sonraki gün, diğer tarafın haklı olduğuna inanırdım. Open Subtitles اليوم الآخر، سأكون مقتنعا أن الطرف الآخر كان على حق
    Bana haklı olduğuna inanmamı söyledi. Open Subtitles و أنه مقدر لنا أن نكون معاً حثنّي أن أتحلى بالإيمان كونه كان على حق
    Bu sefer haklı olduğuna nasıl emin olabiliyorsun? Open Subtitles لماذا تعتقد أنك على صواب هذه المرة؟
    haklı olduğuna eminim. Open Subtitles أنا واثقة أنك على صواب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more