| Hany'nin halası, amcası ve kuzeni evlerini terk etmeyi reddettikleri için öldürülmüşlerdi. | TED | عمة هاني وعمه وابن عمه جميعهم قتلوا في منازلهم لرفضهم مغادرتها. |
| Joo Goon'un halası olan Başkan Vekili'nin karısı onunla ilgili konuşmamamızı söyledi, biz de yüksek sesle bahsedemiyoruz. | Open Subtitles | ،زوجة نائب الرئيس، التي هي عمة الرئيس قالت أننا لا يمكننا التحدث عنها نحن لا يمكننا التحدث عنها علناً على أيّ حال |
| Frankocu bir kızkurusu olan halası tarafından yetiştirildi büyük halası tarafından yetiştirildi, hayatının son 5 yılında hastalığı boyunca ona Luisa baktı. | Open Subtitles | عمتها الكبيرة، قامت بتربيتها عندما شعرت فرانيست بالمرض، قامت لويسا بالإعتناء بها في الخمس سنوات الإخيرة من حياتها |
| halası ve eniştesi olmadan ilk doğum gününü nasıl kutlayabiliriz? | Open Subtitles | كيف نقيم حفلة عيد ميلادها الأول دون عمتها وعمها؟ |
| Babaannesi hapse girmişti, sırada halası Alexis olabilir! | Open Subtitles | جدته كانت في السجن من قبل وربما عمته اليكسس سوف تكون التاليه بجدية ياوالدتي.. |
| Papazın halası hiç likör içmediyse şampanya içmiş halini görmelisiniz. | Open Subtitles | آسف إذا كانت خالة النائب لم تلمس الخمور ليس علينا سوى الانتظار حتى تجد الشمبانيا |
| Frank, bebek halası hayatta olsaydı, kaç yaşında olacaktı? | Open Subtitles | فرانك، لو كانت العمّة بيبي حية إلى الآن، كم كان سيكون عمرها؟ |
| halası için orda olacağına dair, Amy'ye söz verdim. | Open Subtitles | لد وعدت آمي انك ستكون هناك من اجل خالتها |
| bir kız yada erkek kardeşi, annesi, babası halası, amcası.... | Open Subtitles | ليس لها أخت , ولا أخ , ولا أب ولا أم ، ولا عمة ، ولا عم |
| - Ben Bobbie, Gary'nin halası. - Ben Dr. Frasier Crane. Çok üzüldüm. | Open Subtitles | ـ انا بوبي عمة غاري ـ انا الدكتور فريزر كرين,تعازيي |
| Anne, baba, bu Charlie'nin halası Pauline ve bu da kocası Bay William. | Open Subtitles | أبي ,أمي ,هذهـ عمة تشارلي بولين وزوجها السيد وليام |
| Patrik'in halası bunu yıllarca sakladı, Fakat bunu yapabilecek fazla bir vakti olmadı. | Open Subtitles | عمة باتريك تركتهم منذ سنوات, لكنها لم تعد على استعداد لفعل ذلك. |
| - Bu kadının birisinin halası olduğuna inanmak benim için çok zor. | Open Subtitles | من الصعب جدا بالنسبة لي أن أصدق أنها عمة لشخص ما |
| Onunla yatmak mı yoksa büyük halası mı olmak istiyorsun? | Open Subtitles | هل تحاول ان تضاجع ام ان تكون عمة امها ؟ |
| Evet, daha yeni halası Wendy'nin, ki onu büyüten kişiymiş, | Open Subtitles | نعم, لتو أكتشفت أن عمتها وندي والتي هي بصور عمليه ربتها |
| Ona halası ile çıkacağına dair, söz verdim. | Open Subtitles | كل ما فعلته أنني وعدتها أنك سوف تخرج مع عمتها في موعد مزدوج |
| Peckham'daki halası da, onu alıp Zimbabve'ye göç etmiş. | Open Subtitles | بعدها هاجر من زمبابوي ولجا الى عمته في بيكهام |
| halası güney Carolina'dan biletini alıyor, küçük ve önemsiz belgeleri dolduruyordu, bu da aramalarımda neden ortaya çıkmadığını açıklıyor. | Open Subtitles | عمته من كارولينا الجنوبية اشترت التذاكر ملئت اوراق القصر بدون صحبة لهذا لم يظهر فى بحثى |
| 103 yaşındaki halası ölmüş. | Open Subtitles | لماذا ؟ عمته التي عمرها 103 عاماً ماتت للتو |
| Serena'nın halası Carol Rhodes kızı Charlie'ymiş gibi davranmam için bana para verdi. | Open Subtitles | "توقعت ذلك" (خالة (سيرينا) (كارول رودس دفعت لي كي انتحل (شخصية ابنتها (تشارلي |
| Orayı imar planlayıcılar değil, halası yıktırdı. | Open Subtitles | المطورين لم يدمّروه العمّة فعلت |
| Fakat ben o ısırığın sahibini biliyorum. halası ısırmıştı. | Open Subtitles | ولكني أعلم من قضمها، كانت خالتها. |
| - Bu kadının birisinin halası olduğuna inanmak benim için çok zor. | Open Subtitles | من العسير عليّ جداً تصديق انها عمّة أحدهم |