"haley'nin" - Translation from Turkish to Arabic

    • هايلي
        
    Hayır, Haley'nin nedimelerinden birisi olarak... onların birlikte kalmasını sağlamak benim işim. Open Subtitles كلا, لانه بما اني وصيفة العروس لـ هايلي فـ التأكد من بقائهما معاً ..
    Haley'nin ne istediğini duydum. Open Subtitles لقد سمعت بما طلبته هايلي منك و فقط كي تعرفي
    Alex, ne yapıyorsun? Haley'nin prangaya vurulduğu ilk günü belgelemem gerekiyor. Open Subtitles أريد ان أوثق أول يوم لـ هايلي في عصابة السلاسل
    Ama Haley'nin bir tane bile rezil fotoğrafı yok. Open Subtitles بينما,لم تكن هناك صورة واحدة محرجة لـ هايلي
    Haley'nin ter ve pislik içinde, suçlular gibi çöp toplarken çekilmiş bir fotoğrafı. Open Subtitles صورة واحدة لـ هايلي,قذرة و متعرقة تلتقط القمامة كالمجرمين
    Haley'nin Perry Mason gibi bir ceza avukatına ihtiyacı var. Open Subtitles هايلي بحاجة لأحد يعرف القانون الجنائي مثل بيري ماسون
    Sonra da Haley'nin bensiz bir partiye gittiği aynı gece limuzin şirketinden de kovulduğumu öğrendim. Open Subtitles و ثم اكتشفت أنه سيتم طردي من شركة الليموزين في نفس ليلة ذهاب هايلي الى حفلة بدوني
    Bununla Andy'ye Haley'nin ona âşık olduğunu ve evlilik teklifine engel olmak için sahile koştuğunu söylemek arasında dağlar kadar fark var. Open Subtitles هذا بعدي كل البعد عن اخبار اندي ان هايلي واقعه في حبه وذهبت الى الشاطئ لتوقف تقدمه لحبيبته
    Haley'nin otomobil ve kredi kartı ödemesi gecikmiş. Open Subtitles دفعة سيارة هايلي متأخرة وشركة البطاقةالائتمانية
    Nathan ve Haley'nin düğün provasının olduğu gün ben Brooke'a bir şey söyled... Open Subtitles .... في الليلة السابقة لحفل زفاف نايثن و هايلي ....
    Haley'nin hayali Stanford'a gitmek. İlginç. Open Subtitles حلم هايلي ان تذهب الى جامعة ستانفورد
    Bugün karım Haley'nin hamile olduğunu öğrendim. Open Subtitles أترون, اليوم علمت ان زوجتي هايلي حامل
    Ben Haley'nin yanındaydım, tam orada duruyordum. Open Subtitles انا ... انا كنت هناك مع هايلي. كنت واقف بجانبها.
    Nathan ve Haley'nin, evli ve çocuk sahibi olduklarına inanabiliyor musun? Open Subtitles "هل بإمكانك التصديق أن (هايلي) و (نايثن) تزوجا ولديهم طفل؟" نعم.
    Burada çalışanlardan sadece Haley'nin yakasında isim olmaması garip değil mi? Open Subtitles أليس من الغريب أن "هايلي" الوحيدة التي لا ترتدي شعار المطعم الذي عليه اسمها ؟
    Her şey yolunda. Bebeğim, Haley'nin yapması gereken işler varmış. Open Subtitles كل شئ على ما يرام "حبيبي , هنالك خطب ما ب"هايلي
    Haley'nin serseri erkeklere karşı bir ilgisi var. Tıpkı eski ben. Open Subtitles هايلي) لديها شئ إتجاه الشبان السيئيين) وهذا ما كنت عليه سابقاً
    Haley'nin eşyalarının arasında bir kutu prezervatif var. Open Subtitles بين اغراض هايلي عبوة واقيات ذكرية
    Haley'nin yaklaşık on tane çok kötü fotoğrafını çekmiştim. Open Subtitles لقد التقطت حوالي 10 صور سيئة لـ هايلي
    Haley'nin yeni sevgilisine girişmek üzere. Open Subtitles انه على وشك مهاجمة حبيب هايلي الجديد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more