| Şimdiden gündüz yürüyemeyen bir canlı haline geldin. | Open Subtitles | لقد أصبحت بالفعل شخصاً لا يمشي تحت أشعة الشمس |
| Doğru. Kızlarımız için örnek insan haline geldin. | Open Subtitles | بالضبط.لقد أصبحت مثالا أعلى رائعا لإبنتينا |
| İyi haber ise Muhafazakar Parti'nin gözünde bir kahraman haline geldin. | Open Subtitles | الخبر السار هو لقد أصبحت بطلاً لحزب المحافظين |
| Toplum için bir tehdit haline geldin. | Open Subtitles | لقد أصبحت تشكل خطراً على المجتمع |
| Onun yerine tanıdığım en dürüst, sadık ve yardım sever insan hâline geldin. | Open Subtitles | بدلا من ذلك أصبحت الشخص الأكثر ولاءً واهتماماً قد التقيته |
| Hayatımın merkezi haline geldin. | Open Subtitles | لقد أصبحت أهم شيء في حياتي |
| Hayatımın merkezi haline geldin. | Open Subtitles | لقد أصبحت أهم شئ في حياتي |
| Hayatimin merkezi haline geldin. | Open Subtitles | لقد أصبحت أهم شيء في حياتي |
| - Şu an kahramanım haline geldin. | Open Subtitles | لقد أصبحت بطلي الان شكراً لك |
| Neden yaptın bunu? Bir katil hâline geldin. | Open Subtitles | ...لماذا قمت بفعل ذلك أصبحت قاتلا؟ |