"halkıyla" - Translation from Turkish to Arabic

    • شعب
        
    • شعبها
        
    • شعبه
        
    • مع أهل
        
    Kalplerimiz Londra halkıyla ve tüm dünyadaki arkadaşlarımızla birlikte atıyor. Open Subtitles استقالة قلوبنا مع شعب لندن ومع اصدقائنا فى انحاء العالم
    Ama daha da önemlisi, bu posterler görevini yerine getirmiş gibi düşündüm. Ama, bu sadece benle değil, bir şeyler söylemek isteyen İsrail halkıyla da ilgili. TED ولكن فعلًا، فكرت، حسنًا، نجح هؤلاء، ولكن الموضوع لا يشملني وحدي، إنه يشمل شعب اسرائيل الذي لدية ما يقوله.
    Belki de Kolonilerin Başkan'ı halkıyla beraber kalmalıydı. Open Subtitles ربما كان يجب على رئيسة المستعمرات البقاء مع شعبها
    Belki de Avrupa'daki savaş bittiğinden beri ilk kez Kraliçe, Saray'ın dışında halkıyla buluşuyor. Open Subtitles ربما آخر مرة كانت الملكة بين شعبها... خارج القصر، كان يوم إنتهاء الحرب في أوروبا
    Kırık El halkıyla daha fazla savaş yapıImayacağına dair söz verdi. Open Subtitles بروكن هاند اعطى كلمته بان شعبه لن يشارك في قتال
    Böylece Yuan kendi halkıyla uğraşacak. Open Subtitles عندما يحدث ذلك يوان سيهزم يوان من قبل شعبه
    Günlerce, sadece gönüllerinin rahat etmesi için ambarlarını şehir halkıyla takas ettiler. Open Subtitles لايام كانوا يقايضون بضاعتهم مع أهل المدينة مقابل الأمان والمأوى
    Zamanın başlangıcından beri var olan Waodani halkıyla aynı şekilde yaşıyordu. Open Subtitles وعاش بنفس الطريقة التي عاشها دوماً شعب الوادوني
    Jericho ve New Bern halkıyla aramdaki bağlantı olmanı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تكون وسيله اتصالى الى شعب نيوبرن وجيركو
    İzin verin Roma'ya gidip Octavian ve Roma halkıyla yakınlaşayım ve barış istediğimize onları inandırayım. Open Subtitles -دعينى اذهب الى روما لمقابلة القيصر اوكتافيوس او حتى شعب روما -و جعلهم يطمئنوا اننا نريد السلام
    Burada sizlerle, Ma'an'ın güzel halkıyla olmak büyük bir onur. Open Subtitles إنّه لشرفٌ عظيم... أن أقف أمامكم، شعب "معان" الخيّر.
    20 seneden fazladır Sororo halkıyla... birlikte yaşadım ve çalıştım. Open Subtitles لقد عشت و عملت على نحو متقطع لأكثر من 20 سنة مع شعب (السورورو)
    Brundi'de Twa halkıyla çalışmak, kariyerime, dünyadaki rolüme ve insan olmanın anlamına olan bakış açımı tamamen değiştirdi. Open Subtitles العمل برفقة شعب التوا في (بروندي)، غير نظرتي إلى مهنتي ودوري في العالم، وما يعيه كوني إنساناً
    Tus, halkıyla birlik olabilmek adına onunla evlenmek istiyor. Open Subtitles "تاس"، يأمل إنّ يكون هناك تحالف مع شعبها من خلال الزواجِ بها.
    O halkıyla olmalı. Open Subtitles لكن مكانها مع شعبها
    Bir kral tirana dönüştüğünde halkıyla olan ahdini bozar ve halkın onu indirme hakkı ve görevi vardır. Open Subtitles عندما يتحول الملك لطاغي سوف يكسر العهد مع شعبه وهم على حق و يجب إسقاطه
    O zamana kadar kendi halkıyla savaşmaktan memnun görünüyor. Open Subtitles حتى ذلك الحين، يبدو أنه مقتنعٌ في خوض حرب على شعبه
    Bırak halkıyla birlikte ölsün. Open Subtitles أتركه يموت مع شعبه
    Köy halkıyla konuşacağım. Open Subtitles سوف أتحدث مع أهل القرية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more