| Araç ya haplarla ya da parayla geri gidecek. | Open Subtitles | العربه لا بد أن ترجع اما بالحبوب أو بالمال |
| Araç ya haplarla ya da parayla geri gidecek. | Open Subtitles | العربه لا بد أن ترجع اما بالحبوب أو بالمال |
| Bazen bu şişenin küçük mavi haplarla dolu olduğunu hayal ediyorum. | Open Subtitles | احياناً اتخيل بأنني احتاز على تلك العلبة المليئة بالحبوب الزرقاء. |
| "Bebek katili Yönetici haplarla kafayı buluyor." diye | Open Subtitles | -المدير التنفيذي -قاتل الأطفال" "ينتشي بالحبوب |
| Majestelerini kızıl haplarla öldürdün. | Open Subtitles | لقد قتلت صاحب الجلاله بالحبوب الحمراء |
| Martin. Sanırım ölüyor. haplarla kendini öldürmeye çalışmış. | Open Subtitles | (مارتين)، أعتقد أنه يموت، حاول الإنتحار بالحبوب |