"hapse girersin" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستدخل السجن
        
    • ستعود إلى السجن
        
    • ستدخلين السجن
        
    • ستذهب للسجن
        
    • الأمر في السجن
        
    • أن تذهب إلى السجن
        
    • تذهب الى السجن
        
    • ستذهب إلى السجن
        
    Dediğin gibi, sen öldürürsen hapse girersin. Open Subtitles مثلما قلت أنت، عندما تقتل رجلاً، فإنّك ستدخل السجن.
    Biraz daha bilgi ver yoksa uyuşturucu taşımaktan hapse girersin. Open Subtitles أعطني شيئاً .. وإلا ستدخل السجن بتهمة نقل المخدرات .. الخيار لك
    - Aptal olma. Şartlı tahliyeni ihlalden hapse girersin.. Open Subtitles ستعود إلى السجن لإنتهاكك شروط إطلاق سراحك
    Sözleşmeyi çiğnersen, sahip olduklarının parasını ödemezsen şirketimizi dolandırmak suçundan hapse girersin. Open Subtitles إذا فسختِ العقد إذا لم تدفعي مقابل ما تدينين به ستدخلين السجن بسبب الأحتيال على شركتنا
    FBI'dan birileri beni korumak için ne yaptığını öğrenirse hapse girersin. Open Subtitles لو علم شخص بالمباحث الفيدرالية ...ما قمتَ به لحمايتي ستذهب للسجن
    Artı, hapse girersin sonra da kasabadaki hiç kimse gerçeği duyma psikolojisinde olmaz. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه سينتهي بك الأمر في السجن و لن يكون هناك أحد في البلدة على استعداد لسماع الحقيقة
    Ya bu mermi için hapse girersin ya da Sunaina evime gelir. Open Subtitles القرار بين يديك. ‏ ‎إما أن تذهب إلى السجن بسبب هذه الرصاصة..
    Ya hapse girersin ya da hayatının geri kalanında benzincide pompacı olursun. Open Subtitles اما ان تذهب الى السجن او انك سوف تضخ الغاز لبقية حياتك
    Yakalanırsan, hapse girersin ve hapishane ile ilgili iyi bir şey duymadım. Open Subtitles إن تم الإمسـاك بك ، ستذهب إلى السجن و لم أسمع شيئـا جيّدا عن السجـن
    Eğer böyle bir şey olursa, sen de hapse girersin ve herşey yanına kar kalır. Open Subtitles وأذا حدث هذا ستدخل السجن وسيحوز هو على كل شيء
    Kimliğin ortaya çıkarsa ve virüs yayılırsa, hem işini kaybedersin, hem de hapse girersin. Open Subtitles لن تفقد عملك فقط لكن ستدخل السجن أيضاً
    hapse girersin. Open Subtitles ستدخل السجن
    hapse girersin hemen. Open Subtitles ستدخل السجن
    Nerde o piç söyle yoksa hapse girersin sabaha Open Subtitles لديك خمس ثواني لتخبرني أين المكان الجديد أو أنك ستعود إلى السجن قبل غروب الشمس
    Rüşvet almaktan hapse girersin. Open Subtitles ستدخلين السجن لقبولك رشوة
    Yazı mı tura mı? Kaybedersen hapse girersin. Open Subtitles تختار إما رسم أو كتابة تخسر، ستذهب للسجن
    Bunu yaparsan da hapse girersin ve bunun da farkında. Open Subtitles اذا فعلت ذلك ستذهب للسجن وهو يعلم ذلك
    Stewart, Gelir İdaresini atlatmaya devam edersen, sonunda hapse girersin. Open Subtitles (ستيورات), إذا استمريت بتجنب مصلحة الضرائب فسينتهي بك الأمر في السجن
    - O zaman hapse girersin. Open Subtitles - ثم عليك أن تذهب إلى السجن.
    Bunu anlamak için yaşın küçük olabilir ama anlaşmayı bozarsan hapse girersin! Open Subtitles ربما انت صغيرة جدا لمعرفة هذا ، ولكن يمكنك ان تذهب الى السجن من اجل خدش صغير!
    Kimliğin ortaya çıkarsa ve virüs yayılırsa, hem işini kaybedersin, hem de hapse girersin. Open Subtitles ستذهب إلى السجن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more