"hapse girmekten" - Translation from Turkish to Arabic

• دخول السجن
• الذهاب للسجن
• للذهاب للسجن

Kahretsin, hapse girmekten korkmuyorum.
ِ اللعنة .. انا لست خائفاً ابداً من دخول السجن

Evet bunu biliyorum. Bu da seni hapse girmekten kurtarabilir, ama karar benim değil.
نعم اعرف ذلك ، و هذا ما قد يمنعك من دخول السجن ، ولكن هذه ليست مشكلتى

Cinayet soruşturmasını engellediğiniz için hapse girmekten korkmanız gerekiyor ama.
ينبغي أن تخشي حقاً دخول السجن بسبب إعاقة التحقيق في جريمة قتل

Kirsten ve Julie ile yüzleşmek hapse girmekten daha iyi olmalı.
ولكن مواجهة "كرستين" و"جولي" من المؤكد إنه أفضل من الذهاب للسجن

Sadece hapse girmekten korkmuştum, ama artık hapse girmek felan umrumda bile değil.
كنتُ خائفاً من الذهاب للسجن ولكني لا أهتم بالسجن الآن

Müzayede organizasyon şirketinde bir kadın biraz anlattığın hikâyeden etkilendiği, biraz da sahtecilik suçundan hapse girmekten korktuğu için sahte kitabı alanın adını ve iletişim bilgisini seve seve faksladı ama söyleyeceklerim hiç hoşuna gitmeyecek.
امرأة في ادارة المزاد تحركت من قصتك و بقلق بسيط من الذهاب للسجن للاحتيال لذا كانت سعيدة بارسال اسم و اتصال

Eski David Ghantt hapse girmekten korkardı heralde.
الان , (ديفد غانت القديم) كان سيكون خائفاً للذهاب للسجن

Eski David Ghantt hapse girmekten korkardı normalde.
الان , (ديفد غانت القديم) كان سيكون خائفاً للذهاب للسجن

Çünkü polisi arayıp gördüklerimi anlatacağım dedikten sonra hapse girmekten korkmadığını fark ettim.
لأنني أدركت إذا أتصلتُ بالشرطة وأخبرتهم بما رأيتهُ... فلن تخشى دخول السجن.

Bunu diyen de hapse girmekten kurtulmaya çalışan adam.
إنّها أقوال شخص يحاول تجنّب الذهاب للسجن

Hayır, bu saçmalık! hapse girmekten bahsediyorum.
لا هذا هراء انا أتحدث عن الذهاب للسجن

Annesi hasta ve hapse girmekten ödü kopuyor.
أمه مريضة، ومرعوب من الذهاب للسجن

Ben hapse girmekten korkmam.
أنا لست خائفا من الذهاب للسجن