| Şehrin dışındaki harabelerde. Hadi! | Open Subtitles | أنه فى الخراب خارج المدينة هيا بنا |
| İşimi yapmak için çoğunlukla harabelerde çalıştım. | Open Subtitles | أغلب الذي عملت للبناء في الخراب. |
| Öğlen şehrin dışındaki harabelerde buluşalım. | Open Subtitles | لم لا تقابلني خارج المدينة عند الأنقاض ؟ لنقل عند الظهر |
| harabelerde yaşamak isteyen beni takip etsin! | Open Subtitles | اتبعوني إذا كنتم تريدون أن تعيشون في الأنقاض |
| Bu harabelerde bir terörist saklanıyor. | Open Subtitles | يوجد مجرم مختبأ في أنقاضكم |
| Bu harabelerde bir terörist saklanıyor. | Open Subtitles | يوجد مجرم مختبأ في أنقاضكم |
| Bir zamanlar büyük bir halktık. Şimdi harabelerde yaşıyoruz. | Open Subtitles | .كنا يوما شعب عظيم .والآن نعيش فى أطلال |
| Ve 5 milyar senden. Ama hırsız onu, Antalya'daki harabelerde vermek istiyor. | Open Subtitles | ولكن اللص يريد أن يتمم الصفقة في أطلال مدينة "أنطاليا". |
| Kızılderililer harabelerde yaşayan bir bilge adamdan dediler. | Open Subtitles | الهنود قالوا هو كان من الرجل الحكيم... الذي عاش في الخراب. |
| Eğer o harabelerde silahlar olsaydı, şimdi Goa'uld'un ellerinde olacaktı. | Open Subtitles | فى الحقيقه إذا كان هناك سلاح فى هذه الخراب * كان سيكون فى يدى الـ * جواؤلد |
| harabelerde yaşıyor olmaları umurumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم إذا كانوا في وسط الخراب. الـ (كي جي بي) لن |
| Bu yüzden ergenlik dönemimin kalanını tozlu harabelerde ve dünyanın çeşitli yerlerindeki kazılarda dolaşarak geçirmiştim. | Open Subtitles | لذا لقد قضيتُ سنوات نشأتي خلال الأنقاض المليئة بالغبار و التنقيبات المختلفة في جميع أنحاء العالم |
| Belki de bu ürkütücü harabelerde takılıyorum. | Open Subtitles | ربما أتسكع في الأنقاض المرعبة فحسب |