Onu divanı harbe çıkarmalıyız. | Open Subtitles | الرجل يجب ان يخضع لمحاكمة عسكرية |
Öyleyse, seni divan ı harbe çıkarttırırım. | Open Subtitles | لأن إذا كان كذلك، سأحولك محاكمة عسكرية |
Derhal divan-ı harbe çıkacaklar. | Open Subtitles | سوف يواجهون محاكمة عسكرية فوراً |
İngilizlerin bakış açısına göre henüz asıl harbe girmeye hazır değildik. | Open Subtitles | و الذى كان يصرح احياناً بأننا لا... ننوى دخول المسرح الرئيسى للحرب |
Şayet Gondor işaret kulelerini tutuşturursa Rohan harbe hazır durmalı. | Open Subtitles | "إذا أضيئت منارات "جوندور فعلى "روهان" الإستعداد للحرب |
Irkdaşlarının harbe sefer etmesine lüzum kalmayabilir. | Open Subtitles | ربما لا يحتاج شعبك أن يذهب للحرب |
Korkarım kanıt olmadığı için seni divanı harbe yollamak zorundayım. | Open Subtitles | أخشى أنه بدون أية أدلّة... لن يكون لدي أي معطيات للإستمرار بهذه المحكمة عسكرية. |
Bu da Askeri Yargının ikinci maddesine göre hâlâ divanı harbe çıkacağın anlamına gelir. | Open Subtitles | وهذا يعني أيضاً أنّه حسب المادة الثانية من قانون القضاء العسكري... مازلت عرضة لمحاكمة عسكرية. |
Kendinide yaz, bu itaatsizliğin seni divanı harbe götürecek. | Open Subtitles | -ضع أسمك -هذا سيؤديك إلى محكمة عسكرية |
Günlerinde olan bir kadın kocasını harbe yolculuyor. | Open Subtitles | ...إمرأة على وشك أن تلد ترى زوجها خارج للحرب |
harbe gidiyorsun, zafere değil. | Open Subtitles | أنت ذاهب للحرب ليس للنصر |
Entler harbe gidiyor. | Open Subtitles | الـ (إنت) ذاهبون للحرب |