"hardy" - Translation from Turkish to Arabic

    • هاردى
        
    • هاردي
        
    • وهاردي
        
    • هادري
        
    Tam adı Roxanne Hardy. Son bilinen adresi, Cloverdale, California. Open Subtitles الإسم الكامل روكسانا هاردى آخر عنوان معروف كلوفيردال
    Sen daha ayakkabılarını bağlayamadan, Tom Hardy kafanın içine girerdi. Open Subtitles توم هاردى من الممكن ان يدخل الى رأسك اسرع مما تربطين ربطه حذائك
    Hardy! Ya Dunbar? Uyuşturucular hakkında söyledikleri ne olacak? Open Subtitles هاردى ماذا عن دنبار وعن ماذكره عن المخدرات
    Tam adı Roxanne Hardy. Bilinen son adresi Cloverdale California. Open Subtitles اسم كامل روكسان هاردي معروف آخر مرّة عنوان، كلوفيردال، كاليفورنيا
    Kafanızda bi canlandırın! Hale ve Hardy mineral suyuyla rejim... Open Subtitles تخيّلْ الحمية مع الماء المعدني لهيل وهاردي
    Devam edin Çavuş Hardy! Open Subtitles أمض يا رقيب هادري
    İspanyolca Laurel ve Hardy taklidi de yaparım. Open Subtitles "أستطيع أن أقلد "لوريل" و "هاردى بالأسبانية أيضا ً
    İspanyolca Laurel ve Hardy taklidi de yaparım. Open Subtitles "أستطيع أن أقلد "لوريل" و "هاردى بالأسبانية أيضا ً
    - Yazdıklarını Cambridge'deki Hardy'e postaladı. - Evet, Cambridge. Evet. Open Subtitles أرسلها إلى هاردى فى جامعة كامبريدج - أجل, كامبريدج.
    Efendim, Albay siz ve Bay Hardy'i arıyor. Open Subtitles سيدتى الكولونيل يبحث عنك وعن هاردى
    Hey! Hardy, sen ne halt ediyorsun? Open Subtitles هاى هاردى بحق الجحيم ماذا تفعل
    Thomas Hardy... 'Çılgın Kalabalıktan Uzak'... Open Subtitles ..توماس هاردى .."بعيداً عن الزحام المجنون"
    Oliver Norville Hardy. Open Subtitles اوليفر نورفيل هاردى
    Marjorie, Bay Hardy aradı mı? Open Subtitles ماجورى هل اتصل السيد هاردى ؟
    - Ve Hardy bu çalışmanın parlaklılığını hemen anladı... Open Subtitles أجل - و على الفور لاحظ هاردى ... تألق عملِه
    İşimizin başına dönsek ve Hardy Biraderleri de odalarına göndersek ya? Open Subtitles هلا قمنا رجائًا بالعودة إلى أعمالنا وأرسلنا الإخوة هاردي إلى غرفتهم؟
    Bu gizem haza beyefendi Hardy Rodenstock sayesinde daha heyecalı bir boyut kazandı TED وقد حدث هذا الغموض بسبب رجل يدعى هاردي رودنستوك
    Halen Hardy Rodenstock'un hilekar bir adam olduğuna dair ve Jefferson şişelerinin sahte olduğuna dair yeterli kanıt yok TED والآن هناك دليل واضح بأن هاردي رودنستوك رجل مخادع وأن قنينات جيفرسون مزيفة
    Eğer bu yirmi dört saat içinde tekrar gazeteye dönmezse Hale ve Hardy ile anlaşacağız. Open Subtitles إذا لم يعد الشريطِ إلى الورقةِ خلال 24 ساعة لدينا اتفاق مع هيل وهاردي
    Mona, Laruel ve Hardy'i harcamak istedi diye hapishaneye kapak atmak üzereyim. Open Subtitles انا على وشك ان اقضي حياتي فالسجن لان مونا قررت استخدام طوابع لورل وهاردي البريديه
    Hardy'i kanlar içinde yerde yatarken gördük. Ama Jenkins çoktan ölmüştü. Open Subtitles قد رأينا (هادري) صريعاً هناك ، ينزف الدماء، لكن (جينكنز) ، كان ميّتاً بالفعل.
    Bu bir resmi Ryan Hardy kurşun yarası. Open Subtitles هذا رسميًا جرح نتيجة تلقي رصاصة من (رايان هادري).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more