"harika bir fırsat" - Translation from Turkish to Arabic

    • إنها فرصة عظيمة
        
    • فرصة مثالية
        
    • هذه فرصة رائعة
        
    • هذه فرصة عظيمة
        
    • فرصة ممتازة
        
    • فرصه عظيمه
        
    Bu konuda bir şey yapmak için eline harika bir fırsat geçti. Open Subtitles إنها فرصة عظيمة لكي تفعل شيئاً, حيال ذلك.
    Birbirimizi tanımak için harika bir fırsat. Open Subtitles إنها فرصة عظيمة لنا أن نتعرف على بعضنا البعض
    Ki tecavüz etmek için harika bir fırsat olabilirdi ama etmediler. Open Subtitles مما قد يشكل فرصة مثالية ليقوموا بأعتداء جنسى لكنهم لا يفعلوا
    - Bu harika bir fırsat. - Neden kendi meselelerine kafa yormuyorsun? Open Subtitles انها فرصة مثالية لماذا لا تهتم بشأنك فقط ؟
    Bu sokak partisi çevremizi genişletip lokantayı tanıtmak için harika bir fırsat. Open Subtitles حسناً، حفلة الحي هذه فرصة رائعة للإعلان و الترويج المطعم
    Bunun Halkla İlişkiler için harika bir fırsat olduğunu düşündük dolayısıyla gazetenden bir muhabir ayarladık röportaj yapacak, takımın bir kaç fotoğrafını çekecek. Open Subtitles نعتقد أن هذه فرصة عظيمة للعلاقات العامة لذا رتبنا مع مراسلة من المجلة لتأتي من أجل المقابلة، تلتقط بعض الصور للفريق
    Bu arada bu diğer hissedarlar içinde harika bir fırsat. Open Subtitles وهذه فرصة ممتازة لمحاولة انقاذ الاسهم
    Bilardo masasını dışarı çıkartmak için harika bir fırsat, mükemmel. Open Subtitles أنها فرصه عظيمه لإخراج طاولة البلياردو ,ممتاز
    Birbirimizi tanımak için harika bir fırsat. Open Subtitles إنها فرصة عظيمة لنا أن نتعرف على بعضنا البعض
    Bu Bud için harika bir fırsat. Open Subtitles إنها فرصة عظيمة لزوجي
    harika bir fırsat ama. Open Subtitles واو لا إنها فرصة عظيمة
    Evet, harika bir fırsat bu Callie... Open Subtitles أجل. إنها فرصة عظيمة يا (كالي)،
    harika bir fırsat. Open Subtitles إنها فرصة عظيمة !
    Dylan ve Emily danstayken eski bir dost ile arayı kapatmak için harika bir fırsat olduğunu sanmıştım. Open Subtitles اعتقد مع ديلان وايملي في الحفلة انها فرصة مثالية للخروج ولقاء صديق قديم
    Çocukları bu zehirli çevreden uzaklaştırmak için harika bir fırsat. Open Subtitles إنها فرصة مثالية لإخراج الإطفال من هذه البيئة السامة.
    Tamam işte, bu da intikam almak için harika bir fırsat değil mi? Open Subtitles حسنا، لذلك ثم وهذا هو فرصة مثالية لالاسترداد، أليس كذلك؟
    Fakat bu harika bir fırsat. Open Subtitles ولكن هذه فرصة رائعة فرصة لماذا؟
    Benim için harika bir fırsat. Open Subtitles هذه فرصة رائعة بالنسبة لي
    Çünkü bu negatif enerji akışlarını pozitif enerjiye çevirmek için harika bir fırsat. Open Subtitles لأني أعتقد أن هذه فرصة عظيمة ،لتحوّل كل هذه الطاقة السلبية إلى شيء إيجابي
    Bu harika bir fırsat. Open Subtitles هذه فرصة عظيمة
    Şu anda elimizde harika bir fırsat bulunuyor. Open Subtitles إنها فرصة ممتازة الآن
    Frobisher davası harika bir fırsat. Open Subtitles قضيّة (فوربشر) لهى فرصة ممتازة
    Bunun senin için harika bir fırsat olduğunu arkadaşların biliyor. Open Subtitles صديقاتك يعلمون انها فرصه عظيمه لك
    Yüzbaşı LeBoeuf ve ben düşündük ki bu harika bir fırsat... Open Subtitles لذا الكابتن "لوبيف" وانا ...نعتقد انها فرصه عظيمه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more