"harmon'" - Translation from Turkish to Arabic

    • هارمون
        
    • هامون
        
    Yeni Angie Harmon ve Jason Sehorn oluruz diye düşünmüştüm. Open Subtitles اعتقد اننا سوف نكون مصل انجي هارمون و جاسون شيرون
    Bay Harmon evde değil. Ama ne görmek istiyorsanız seve seve gösteririm. Open Subtitles السيّدة هارمون في الخارج لكّن سيسعدني أن أُريك أي شيء تريد رؤيتهُ
    sanırsam turtanı hep iki parçalı istemenin nedeni Joy Harmon, öyle değil mi? Open Subtitles اذن اخمن ان جوي هارمون هي السبب في طلبك دائما قطعتين فلان؟ أتدري؟
    Mesela Tom Price, kendisinden daha uzun otomobil mirasçısı Linda Ray Harmon'la evlenen Wall Street dâhisi. Open Subtitles (مثل (توم برايس)، عبقري (وول ستريت، الذي تزوّج بالأطول كثيرًا، وريثة السيارات (ليندا راي هامون).
    Öğrenciler, Bayan Harmon'a iyi bakın. Open Subtitles أيها الطلاب! القوا نظرة جيدة على الآنسة (هامون)
    Hepsini yerleştirdik...son çan, Harmon yıkıldı. Open Subtitles كلها غير جاهزه , الأخير بيل , هارمون في الأسفل.
    Evet Harmon, kalbimi tam buradan kırdın. Open Subtitles حسنا هارمون قد وصلني قلبك المحطم هنا الهي
    Scotty ve Seth, Harmon'a girdiklerinde aynı pastadan vardı. Open Subtitles هي نفس الكعكةِ أصبحنَا لسكوتي وسيث عندما دَخلوا هارمون.
    Harmon Üniversitesi'nin kardeş okullarından birisi. Open Subtitles نعم. أوه، هو أحد كليَّة هارمون الأخت تَتعلّمُ.
    Güney Harmon Bilim Okulu Kampüsü'ne Hoş Geldiniz. Open Subtitles مرحباً بكم في هارمون الجنوبي معهد التكنولوجيا.
    Ama iyi şanslar, eğlen, Harmon'a git. Open Subtitles لكن الحظّ السعيدَ، يَقْضي وقتاً ممتعاً. إذهبْ، هارمون.
    Ben aslında Harmon Üniversitesi'nde, ...Öğrenci Dış İlişkileri Komitesi'nin başkanıyım. Open Subtitles أَنا الرئيسُ، في الحقيقة، جاليةِ الطالبَ فِقْ لجنةً في كليَّةِ هارمون.
    Hiç Güney Harmon Bilim Okulu Kampüsü'nü duydun mu? Open Subtitles يا، لَهُ سَمعتَ أبداً هارمون الجنوبي معهد التكنولوجيا؟
    Güney Harmon Bilim Okulu Kampüsü dediler. Open Subtitles هم يَدْعونَ هارمون الجنوبي معهد التكنولوجيا.
    Güney Harmon'daki herkesin odası bu kadar inanılmaz mı? Open Subtitles الإنتظار، غرفةُ كُلّ شخصِ في هارمون جنوبي هذا المدهشِ؟
    Güney Harmon'da odanı istediğin tarzda tasarlama özgürlüğün var. Open Subtitles حَسناً، في هارمون جنوبي أنت حرّ إلى نوعِ التصميمِ غُرَفكَ الخاصة، تَعْرفُ؟
    Güney Harmon hakkında her şeyi anlatıncaya kadar canımı çıkarttılar. Open Subtitles رَفسوا حمارَي، حتى أخبرْهم كلّ شيء عن هارمون جنوبي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more