"harvey'nin" - Translation from Turkish to Arabic

    • هارفي
        
    Ve tam da övgü alma vakti Harvey'nin ofisine uçtun. Open Subtitles و بعدها طرتي بها إلى مكتب هارفي فقد لأخذ الإمتنان
    Eğer her şeyin arkasında Sara Harvey'nin olduğuna emin olsam. Open Subtitles اذا كنت متأكذة بأن سارا هارفي هي خلف كل هذا
    Samantha, Harvey'nin hayatında bir tek kadına yer olduğunu anladı. Open Subtitles ادركت "سامانثا" انه كان هناك مكان لمرأة واحده بحياة "هارفي"
    Zablonsky'nin eşi Caleb ve Harvey'nin fotoğrafını tanıdı. Open Subtitles زوجة زابلونسكي تعرفت على صور كايلب و هارفي
    Bunu Harvey'nin masasına onun için bıraktım senin için değil. Open Subtitles وضعت هذا على طاولة مكتب هارفي وليس مكتبك
    En nihayetinde Harvey'nin buradan cidden ayrılmak istediğini sanmıyorum. Open Subtitles في نهاية الأمر لا اعتقد بأن هارفي يريد المغادرة حقاً
    Bunu kendim kazanmadım, istemiyorum ve Harvey'nin beni affetmesi gibi bir fırsat varsa onu kullanacağım. Open Subtitles لم استحقه ولم اريده ولو ان هناك فرصة ستساعد هارفي ليسامحني فأنا سأستغلها
    Yıllar boyunca yapılan azarlamalar senin ve Harvey'nin arasındaki eşek şakalarını saygı gösterisi olarak görmüştüm. Open Subtitles على مدى هذه السنوات وعلى كثر المزح الذي تقومين به انتي و هارفي اكتشفت ان هذا دلاله على احترامكم لي
    Bu Harvey'nin son üç gelir beyanı ve bunları fotokopi makinesinin yanında buldum. Open Subtitles هذه آخر ثلاث بيانات لراتب هارفي وجدتهم في آلة النسخ
    Sara Harvey'nin sana işkence ettiğini söylerken derslerde nasıl not tutmamı bekliyorsun. Open Subtitles يقول لي ان سارا هارفي تعذبنا لشيء ميليسا قد فعلته
    Ayrıca biliyorum ki Harvey'nin kimseye benzemeyen bir özelliği var. Open Subtitles وانا اعرف هذا أكثر من أي شخص هارفي يملك هذه القدرة
    Harvey'nin batırmayacağını farz edersek listedeki tüm ortakları nasıl bildireceğimizi bulmak için 2 saatimiz var. Open Subtitles بالإعمتاد أن هارفي سوف ينجح بذلك لدينا ساعتان لإيجاد حل لذلك كيف سنقوم بالتواصل مع جميع الشركاء في هذه القائمة؟
    Eğer Pfizer'ı şirkete bağlarsam Harvey'nin onu başta şirkete almasına gerek kalmaz. Open Subtitles إذا استطعت أن احصل على فايزر فإنه لن يصبح على هارفي إحضار هذا المهرج إلى الشركة على الإطلاق
    Gerçi Bay Harvey'nin ses rengiyle gurur duyuyoruz. Open Subtitles مع ذلك ... نحنفخورونبالأحرى بطابع صوت السيد هارفي
    Dün Harvey'nin tankerlerinden birini durdurdum. Open Subtitles أخذأحدى شاحناتِ هارفي ليلة أمس.
    Bence Harvey'nin demek istediği, bunu çabucak sonuçlandırmaya çalıştığımız düşünülünce bazı detayların gözden kaçabileceği. Open Subtitles أنا أظن أن ما يقوله "هارفي" أنه بينما ننجز هذا الأمر بسرعة بعض التفاصيل قد ضاعت.
    Harvey'nin düzgün biri olduğuna inandığını biliyorum ve sizinle ilgileniyor bunu da anlıyorum. Open Subtitles أعلم أنك تظن "هارفي" شخص محترم و أفهم لأنه إعتنى بك ، لكن الأمر كالتالي
    Steve Harvey'nin dediği gibi, mükemmel erkek diye bir şey yoktur. Open Subtitles فكما يقول ستيف هارفي: لا يوجد رجل كامل
    Buldum. Harvey'nin babası 60'larda orada kimya öğretmenliği yapmış. Open Subtitles وجدته والد هارفي عمل هناك كـ مدرس
    Ama Caleb Harvey'nin onu ihbar etmeyeceğini nereden biliyordu? Open Subtitles لكن كيف علم كايلب ان هارفي لن يسلمه؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more