Ertesi sabah, henüz daha hastanedeyken bir telefon geldi. | TED | وفي صباح اليوم التالي كنت مازلت في المستشفى تلقيت اتصالاً هاتفياً |
hastanedeyken çaresizce eve gitmeyi istedim. | TED | حين كنت في المستشفى ، أردت بشدة أن أعود للمنزل. |
Baston için arama emrin yoktu hastanedeyken her yere puro ve brendi saklardı. | Open Subtitles | فى المستشفى ، كان يخبئ السيجار و البراندى فى كل مكان |
Ben hastanedeyken doktorlar depresyonun büyük bir ameliyat sonrası normal olduğunu söylediler. | Open Subtitles | عندما كنت بالمستشفى الأطباء أخبروني ذلك الإكتئاب شائع بعد جراحة كبيره |
hastane geçirmek zorunda kalmış. hastanedeyken, derslerine yardımcı olması için özel öğretmenler gönderilmiş. O da gerçekten çok çalışmış çünkü yapacağı başka bir şey yokmuş. | TED | وأمضى كل وقته في المشفى خلال خضوعه لتلك العمليات، وكنتيجة لذلك يستطيع أن يمشي الآن. |
Kazadan sonra hastanedeyken, seni evlatlık olarak vermem için çok uğraştılar. | Open Subtitles | وبعد الحادث، عندما كنت في المستشفى حاولوا جعلي أدعك تكوني متبناة لكني رفضت |
Bu nedenle hastanedeyken ona da baktırdım! | Open Subtitles | لذا بدأت أمر بوقت عصيب بينما كنت فى المستشفى |
Ben hastanedeyken, hemşire bana, o çok sevdikleri lavmanlardan vermişti. | Open Subtitles | عندما كنت في المستشفى, الممرضة أعطتني واحدة من الحقن الشرجية التي يحبونها جدا |
Babam hastanedeyken, çiftlikle annem ve ben ilgilendik. | Open Subtitles | أهتممت وأمي بالمزرعة أثناء وجود أبي في المستشفى |
hastanedeyken onu 6 ay boyunca bir kere bile ziyaret etmedin. | Open Subtitles | لم تقومي بزيارته في المستشفى ل 6 أشهر, ولا مرة. |
Annen ekstra uzun bir tatili hak ediyor deden de hastanedeyken. | Open Subtitles | أمك يستحق العطلة الطويلة اضافية مع جدك في المستشفى. |
Jim Marrs'ın kitabı "Inside Job"ta, April, hastanedeyken, "birden fazla kez, takım elbiseli adamlar tarafından ziyaret edildiğini" öne sürüyor. | Open Subtitles | فى كتاب عمل داخلى للمؤلف جيم مارس قالت أبريل جالوب عندما كنت فى المستشفى زارنى رجال من ذوى البزات أكثر من مرة |
Mikey hastanedeyken kakanı ördeğe mi yapmak zorunda kaldın? | Open Subtitles | هيه عندما كنت في المستشفى هل كان عليك التغوط في طشت |
Ve başka bir adamın bebeğine göz kulak olduğun için ve sen hastanedeyken seni bıraktığım için ve tüm diğer şeyler için. | Open Subtitles | ولانجابي أيضاً طفل رجل آخر ولهجرك بينما كنت في المستشفى وأمور أخرى |
Hastane dışında nefes alamıyor, fakat hastanedeyken alabiliyor. | Open Subtitles | خارج المستشفى لا يمكنه التنفس داخل المستشفي يمكنه التنفس |
Dinle sevgilim, Alexis hastanedeyken büyük bir parti vermenin doğru olacağından emin değilim. | Open Subtitles | بعد شبدي الكسس ما زالت في المستشفى لست متأكدا ان ان حفله كبيره ستكون مناسبه الان |
Sana bunu söylemek konusunda tam emin değildim... ama hastanedeyken, Keith'i gördüm. | Open Subtitles | لم اكن متأكد ما اذا كنت سأخبرك هذا لكن عندما كنت بالمستشفى .. |
hastanedeyken bana kimsenin musallat olmadığını söylemiştin. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بالمستشفى بأنه لا يوجد شبح يطاردني |
hastanedeyken insanlar size sürekli iyileşeceğinizi söyler. | Open Subtitles | عندما تكون بالمستشفى دائمًا يخبرك الناس بأن الأمور ستكون بخير |
- Sen henüz hastanedeyken hayır. | Open Subtitles | ـ يمكنني ان أتمشى ـ ليس و أنت هنا في هذا المشفى |
McKeane onu çölde buldu... ve o hastanedeyken, kulübesinde buldum, | Open Subtitles | ماكين وجده في الصحراء وبينما كان في المشفى وجدته في كوخه |
Size hastanedeyken çektiginiz tüm o sikintilar için tesekkür etme sansim hiç olmadi. | Open Subtitles | لم تتسنّى لي الفرصة أبداً لأشكرك لكل ما قدمته لنا في المشفى |
Sen hastanedeyken cidden partiye gideceğimi mi sandın? | Open Subtitles | أتعتقدين حقًا بأنني سأذهب إلى الحفل وقتما أنتِ بالمشفى |