"hatırlıyor musun" - Translation from Turkish to Arabic

• هل تتذكر
• أتذكر
• هل تذكر
• هل تتذكرين
• هل تذكرين
• أتتذكر
• أتتذكرين
• هل تتذكّر
• اتذكر
• اتتذكر
• هل تتذكري
• اتذكرين
• أتذكرين عندما
• هل تعرف
• تَتذكّرُ

Aklıma gelmişken geçen gün seninle girdiğimiz iddiayı hatırlıyor musun? Hangisini?
بالمناسبة هل تتذكر الرهان الذي ربحته عليك في ذلك اليوم ؟

Beni Jamie Henkins ile bulduğunuz o geceyi hatırlıyor musun?
هل تتذكر الليلة التي وجدتوني بها مع جيمي هانكينز ؟

- 21 Ocak, 1965. - O zamanı hatırlıyor musun?
ــ الحادي والعشرون من يناير عام 1965 ــ أتذكر ذلك؟

Etta, sen, ben, yaz tatiline Denver'a gittiğimizi hatırlıyor musun?
هل تذكر عندما ذهبنا مع إيتا لديينفر فى أجازة ؟

Babamın ve benim plajda prova yaptığımız zamanları hatırlıyor musun?
هل تتذكرين عندما كنا أنا وأبي نتدرب على الشاطئ ؟

Benimle beraber kabinde çalışıp sonuçları ve istatistikleri tuttuğun yazı hatırlıyor musun?
هل تذكرين يوم عملت معي بكابينتي صيفاً بتدوين النتيجة و عمل إحصائيات؟

Sevgili Papi bir türlü doğru kızla karşılaşmadığımı söylediğimi hatırlıyor musun?
والدى العزيز أتتذكر عندما كنت غير قادر على مقابلة الفتاة المناسبة

hatırlıyor musun, içimde nasıl bir sorun varmış gibi hissettiğimi?
أتتذكرين كيف كنت أشعر بأن هناك شيء ما خاطئ فيّ؟

hatırlıyor musun? Bana gelen zayıf çocuk vardı, geçen, sene.
هل تتذكر فتى فتى أتي لزيارتي في الخريف الماضي ؟

Bizi kanalizasyonda dev bir kalamar ile bıraktığını hatırlıyor musun?
هل تتذكر حقاً أنك تركتنا قناة المجارى مع وحش عملاق؟

Görünüşe göre daha önce burada bulunmuşsun. Herhangi bir şey hatırlıyor musun?
من الواضح أنك أتيت هنا في السابق هل تتذكر أي شيء ؟

Biz çok küçükken kasabaya bir film ekibi geldiğini hatırlıyor musun?
أتذكر عندما كنا صغيرين جداً و جاء فريق عمل فيلم للمدينة؟

Papazın yarı ölü suratını, yıldırım çarpmış gibi... yüzünden fırlamış gözlerini hatırlıyor musun?
أتذكر وجه الكاهن وهو يحتضر وتلك النظرة الحولاء التي جعلته يبدو ضحيةً لصاعقة؟

Hani sana anlattığım kolejdeki çıktığım çocuğu hatırlıyor musun Evet.
هل تذكر ذلك الشاب الذي قلت انني واعدته في الجامعه؟

- Dün gece yatmaya gidiyorum demiştim ya, hatırlıyor musun?
هل تذكر ليلة البارحة عندما قلت أنني سآوي إلى الفراش؟

Hey, geçen gece bana odada bahsettiğin şeyleri hatırlıyor musun?
هل تذكر تلك الأشياء التي قلتها في غرفتي الليلة الماضية

- Ne düşünüyordum bilmiyorum. - Nasıl olduğunu hatırlıyor musun?
لا أعلم بماذا كنت أفكر هل تتذكرين ما حصل ؟

Hani sana bahsettiğim, şu internetten görüştüğüm hatun vardı hatırlıyor musun?
هل تذكرين المرأة التي حدثتك عنها، تلك التي قابلتها على الانترنت؟

Herkesin adımı haykırdığı... ve tüm gücümle bluzumu yırttığım anı... hatırlıyor musun?
أتتذكر تلكَ المرة عندما كانَ الجميع يصرخون بإسمي وإستعملتُ قوتي لأمزق بلوزتي؟

Kız kardeşinin sevgilisiyle takılırken motorsikletiyle gördüğün yalanını söylediğin, hani şu polisin hapiste tutmasına yardım ettiğin adamı hatırlıyor musun?
أتتذكرين الذي كذبت بشأن رؤيتك له على دراجته, عندما وقفت, مع عشيق أختك, الرجل الذي ساعدت الشرطة في القبض عليه؟

Evde yaşarken ona yakın hissettiğin bir zamanı hatırlıyor musun?
هل تتذكّر مرّةً عندما كنتَ في البيت وشعرتَ بالتقرّب منها؟

Elbise diktirmeye geldiğim senin de hasta olduğun o akşamı hatırlıyor musun?
اتذكر بعد ظهر ذلك اليوم عندما كنتَ مريضاً وذهبت لأدرز فستاني؟

10 yıl önce buraya nasıl bir korku hakimdi, hatırlıyor musun?
اتتذكر كيف كان الوضع هنا قبل 10 سنوات في الشارع؟ الخوف؟

Piper, hatırlıyor musun saplantılı olmaya başladığın zaman bana söyle demiştin?
بايبر هل تتذكري عندما قلت لي أن أخبرك عندما تصبحين مهووسة؟

Hukuk fakültesinin köşesindeki o daireyi ve Barney'den aldığımız sandviçleri hatırlıyor musun?
اتذكرين ذاك البدين عند الزاوية بمدرسة القانون وتلك الشطائر من عند بارني

hatırlıyor musun, benimle birlikte olduğun sürece herşeyin üstünden gelebileceğini söylemiştin?
أتذكرين عندما قلت أنك تستطيعين تولي كل شيء طالما أنا معك؟

Kamptan dönerken konakladığımız oteli hatırlıyor musun?
هل تعرف الفندق الذي سكنا به عندما عدنا من المخيم ؟

Buraya Marsten evini kiralamaya geldiğimi hatırlıyor musun?
تَتذكّرُ بأنّني جِئتُ هنا لإسْتِئْجار بيتِ مارستون؟