Polisin katilin hata yaptığını düşünmesini istedin. | Open Subtitles | لقد أردت أن تعتقد الشرطة أن القاتل قد أخطأ بشي معين |
Bazen hata yaptığını düşünürdüm çek defterinin her şeyi çözebileceğini sanardım. | Open Subtitles | أعتقد أحياناً بأنه أخطأ بإعتقاده أن دفتر شيكاته هو الحل لكل شيء |
Övgülere ve iltifatlara boğulduğu sırada bile Themistokles bir hata yaptığını biliyordu. | Open Subtitles | رغم كل المجد والثناء الذيإنهالعليهفيمابعد.. عرف (ثيميستوكليس) من أعماقه أنه اقترف خطأ. |
Ama birkaç gün sonra, hata yaptığını anlayacaktır. | Open Subtitles | لكن بعد ايام قليلة سيبدا بالتفكير.. بأنه اخطأ.. |
Savcı, bizden aldığı işaretler doğrultusunda hareket ediyor. - Ona bir hata yaptığını söyle. | Open Subtitles | يأخذ الوكيل العام معلوماته منّا أخبره فحسب بأنّك ارتكبت خطأً |
Öyle. Kilisenin bir hata yaptığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | أنها كذلك, ننحن نعتقد أن الكنيسة إقترفت خطأ ما بشأنها |
Senin hayatın boyunca uğraştığın bir şeyle ilgili hata yaptığını duydum. | Open Subtitles | لقد سمعتُ أنّه إرتكب خطأ في الحيلولة بينك وبين شيءٍ كنت تعمل عليه طوال حياتك |
Pazartesi günü bana, hata yaptığını düşündüğünü söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني يوم الإثنين أنّها تظنّ أنّها إرتكبت خطأ |
Tamam, dinle, eğer yanılıyorsam sen bana söyle, ama bence Thayer'ı seçerek hata yaptığını biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً , اصغِ اخبريني الآن إذا كنت مخطئاً لكن اعتقد أنكِ تعرفين أنكِ " إرتكبتِ خطأ لإختيار " ثاير |
Boğazını kestiğimizde o aptal bize... ne hata yaptığını sordu. | Open Subtitles | ... وعندما ذبحناه سألنا ذلك الأحمق بماذا أخطأ ... |
Farkına varır varmaz hata yaptığını anladı, onu geri istiyordu... | Open Subtitles | في الوقت الذي أدرك أنّه أخطأ ...وأراد إسترجاعها |
Umarım büyük bir hata yaptığını söylemişsindir ona. | Open Subtitles | أتمنى لو أخبرته بأنه اقترف خطأ كبير |
Viktor'un, seni evcil hayvan gibi tutarak hata yaptığını biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعلم بأن (فيكتور) اقترف خطأ عندما أبقاك كحيوان أليف له |
Promisin i insanlığa dağıtmakta erken davranarak hata yaptığını söyledim. | Open Subtitles | قلت بانه اخطأ بتوزيع البرومايسن |
İnsanlara korkunç bir hata yaptığını söyle. Günahlarının bedelini öde. | Open Subtitles | أخبر الشعب أنك ارتكبت خطأً فادحاً |
Sonra birden ortaya çıktı, kapıma geldi ne kadar büyük bir hata yaptığını söyledi ve şey yapmayı istediğini... | Open Subtitles | لكن بعد ذلك ظهرت فجأة عند الباب ...تقول أنها إقترفت خطأ كبيرا و أنها تريد |
Bak, bütün bunların ortasında kalmak istemiyorum ama tek söylediğim Vincent sana hata yaptığını göstermeye çalışıyor. | Open Subtitles | الدخول في وسط هذا لكن كل ما أقوله مع محاولة فنسنت أن يظهر لكِ أنه إرتكب خطأ |
Çok büyük bir hata yaptığını düşünüyorum dostum. | Open Subtitles | أظنك إرتكبت خطأ كبير جداً، يا صديقي. |
..hata yaptığını söylemedin mi? | Open Subtitles | بأنكِ إرتكبتِ خطأ بالزواج من فرانسيس؟ |
Bir hata yaptığını söyledi. | Open Subtitles | قالت إنها إرتكبت خطئاً |
Bir gece büyük bir hata yaptığını anlamış. | Open Subtitles | .. و في ليله إكتشف أنه ارتكب خطأ مع أحدهم |
Bu iki çok hasta çocuk teslimatta hata yaptığını söylüyorlar? | Open Subtitles | هل يقول هذان الطفلان المريضلن أنك أخطأت في ارسال الهدية؟ |
Kontes hata yaptığını ve hayatının aşkı olduğumu söyledi. | Open Subtitles | الكونتيسة أخبرتني أنها ارتكبت غلطة, و أنني كنت الشخص المناسب. |
Yapamayacağım tek şey ise, hata yaptığını düşündüğümde dilimi tutmak. | Open Subtitles | الذيلنأفعله،على أيّةحال.. هو أن أصمت عندما أظنّ أنكِ ترتكبين خطئاً |