Tarihin cesurlar ve hatalarından ders alanların yanında olduğu söylenir. | Open Subtitles | واجهوا قدرهم بشجاعه نادره و ليتعلم الآخرين من أخطائهم |
Bazı insanların hatalarından ders alması gerekir. | Open Subtitles | بعض الأشخاص يحتاجوا لأن يتعلموا من أخطائهم. |
Eminim ki berbat bir olaydır ama onların hatalarından ders çıkartmalıyız. | Open Subtitles | أنا متأكد أنه فضيع, ولكن يمكننا أن نتعلم من أخطائهم. |
Alan, oğlunun senin hatalarından ders almaması için bir neden yok. | Open Subtitles | الين ، ليس هناك سبب يمنع أبنك أن يتعلم من أخطائك |
Doğaçlama yapabilmen için, yeni şeyler deneyip arada bir yanılıp hatalarından ders çıkarmak için izin verilmesi gerekir. | TED | وتحتاج أيضًا لإذن حتى يُسمح لك أن ترتجل، وتجرب أشياءً جديدة، وأن تفشل في بعض الأحيان حتى تتعلم من أخطائك. |
Ben de hatalarından ders alan yakışıklı bir adamım, Hatalarımı bağışlayacak ve onu gerçekten sevdiğimi farkedecek. | Open Subtitles | وأنا الشاب الظريف الذى تعلم من أخطائه وستسامحنى وتدرك أننى أحبها |
ayılıp hatalarından ders çıkaracak herkesten özür dileyecek ve daha da beter şeyler yapacaktır. | Open Subtitles | انه سوف تفيق وتعكس على أخطائه الماضية، أعتذر للجميع، ومن ثم نفعل شيئا أسوأ من ذلك. |
Bu, senin de annen gibi yetenekli becerikli ve sıradışı bir cerrah olduğun ama tek farkının, senin, onun hatalarından ders alman olduğu anlamına geliyor. | Open Subtitles | يعني هذا أنكِ جرّاحة موهوبة و بارعة و غير عادية، مثل والدتكِ , لكن الفرق هو أنه يمكنكِ التعلم من أخطائها |
Satranç oyuncularının hamlelerine tekrar bakıp hatalarından ders çıkarmaları gibi. | Open Subtitles | مثل الاعبي شطرنجِ، يُريدونَ مُرَاجَعَة حركاتِهم ويَتعلّمُ مِنْ أخطائهم. نحن عَمِلنا تأثيراتَ كُلّ الصعاب السياقة مِنْ شُقَّتِه. |
Bazı insanlar hatalarından ders çıkarmıyor. | Open Subtitles | بعض الناس لايتعلمون من أخطائهم |
Ne zaman milletin hatalarından ders çıkarmasına izin vereceksin? | Open Subtitles | "متى ما تركت شعبك جعل أخطائهم حتى يتمكنوا من تعلم" |
hatalarından ders çıkarırlar... | Open Subtitles | القدرة للتَعَلّم من أخطائهم |
Bazıları hatalarından ders çıkarır. | Open Subtitles | التعلم من أخطائهم |
Demek istediğim, değiştiysen, geçmişteki hatalarından ders alırsın. | Open Subtitles | أعني أذا تغيرت حقا فسوف تعلو عن أخطائك السابقه |
Aslında bu korkunç vurulma olayın senin hatalarından ders çıkarması adına onun için bir fırsat olabilir. | Open Subtitles | على نحوٍ ما، ربّما تتيح حادثة إطلاق النار المروّعة تلك فرصة له كيّ يتعلّم من أخطائك |
İşin sırrı, sorumluluk sahibi olmak ve hatalarından ders almaktır. | Open Subtitles | .. الخدعة هي ان تتحمل المسؤولية وتتعلم من أخطائك |
İyi bir Şef hatalarından ders alır. | Open Subtitles | الزعيم الجيد هو من يتعلم من أخطائه |
İyi bir lider hatalarından ders alır. | Open Subtitles | القائد الجيّد يتعلّم من أخطائه |
hatalarından ders almayı öğrenecektir. | Open Subtitles | سوف يتعلم من أخطائه |
Bu, senin de annen gibi yetenekli becerikli ve sıradışı bir cerrah olduğun ama tek farkının, senin, onun hatalarından ders alman olduğu anlamına geliyor. | Open Subtitles | يعني هذا أنكِ جرّاحة موهوبة و بارعة و غير عادية، مثل والدتكِ , لكن الفرق هو أنه يمكنكِ التعلم من أخطائها |
Size tek söyliyebileceğim şey geçmiş hatalarından ders almış olması. | Open Subtitles | كل ما أستطيع أن أقول 'الل غير أن علمت من أخطائها الماضية. |