"havaya uçurmak için" - Translation from Turkish to Arabic

• لتفجير
• لكي يفجر
• ليفجر
• لتفجيرها

Ama insanları havaya uçurmak için TNT taşıdığını düşünürsen adi biri oluverir.
ولكن سيبدو شكله دنيئاً إذا تخيلتيه ماسك مادة متفجرة لتفجير البلد

Su İdaresi buraya sadece su tanklarımızı havaya uçurmak için adam yolluyor.
أرسلت أناس لتفجير خزانات مياهي. لقد وضعوا سمّاً في آباري.

- Şimdi bunun önemi yok. Şu an önemli olan, o uçağı havaya uçurmak için adanın diğer tarafına gidiyor olman.
ما يهمّ هو ذهابكم إلى طرف الجزيرة الآخر لتفجير تلك الطائرة

Tabanca mı? Yoksa bu berbat kasabayı havaya uçurmak için bir dinamit lokumu mu?
عود متفجرات, لكي يفجر البلدة البالية و البائسة بأكملها؟

İllüminati tüm binayı havaya uçurmak için mükemmel bir yer seçmiş.
قد يكون هذا المكان الأفضل ليفجر المستنيرون المكان بأكمله.

havaya uçurmak için yeterince hızlı.
سريعا لتفجيرها تفجيراً كاملاً

Klon askerlerini ve tapınağı havaya uçurmak için nano-droidleri kullanan kadını öldürmediğine inanıyorum.
اؤمن بانها لم تقتل الجنود المستنسخين او الامراءة التى استخدمت الاليين فائقي الدقة لتفجير المعبد

Bir mühendis bir kazan dairesini tüm okulu havaya uçurmak için kullanabilir.
يا إلهي يمكن لمهندس إستخدام غرفة الأنابيب لتفجير المدرسة

Onu, binaları ve bu tarz şeyleri havaya uçurmak için kullanmamız gerek.
, يجب أن نستخدمه لتفجير المباني والأشياء

Ayrıca burada sadece bir treni havaya uçurmak için bulunmuyorlar.
الى جانب ذلك، فهي ليست فقط هنا لتفجير قطار.

Bunu havaya uçurmak için çok daha fazla patlayıcı lazım. Sorun değil.
سنحتاج للكثير من المتفجرات لتفجير هذا

Sen son bir havaya uçurmak için üç gücünü gerek yoktu.
لم تحتاجي لقوة الثلاث لتفجير الأخيرة

Uçağı havaya uçurmak için Hidra adasına gidiyoruz.
نحن ذاهبان إلى جزيرة الـ "هيدرا" لتفجير الطائرة

Mykola Altan'ın Şikago tesisini havaya uçurmak için kullandığı *Semtex'ti.
مادة "سينتركس" هو ما إستخدمه (ميكولا ألتان) لتفجير منشأة "شيكاغو"

Eldiveni, kayaları havaya uçurmak için kullanamayız.
لا يمكننا إستخدام القفاز لتفجير الصخور

Bu kapıyı havaya uçurmak için bir bomba yapıyorum.
أنا سأقوم بصنع قنبلة لتفجير هذا الباب

Bütün o adamları köprüyü havaya uçurmak için mi feda ettiler?
ضحّوا بكل هؤلاء الرجال لتفجير جسرنا؟

Adli tabipten öğrendiğimize göre üçüncü şahıs adamlarımızı öldürmek için 45'lik ve karavanı havaya uçurmak için de C4 kullanmış.
ما نعرفه من القسم الشرعيّ هو أنّ العنصر المجهول استخدم مسدّس 0.45 ليقتل رجلينا ومتفجّرات (سي 4) لتفجير الشاحنة

Oteli bu şekilde havaya uçurmak için saksılar yeteri kadar büyük değil.
أصيص الأزهار ليس كبيراً بما يكفي لكي يفجر الفندق هكذا

Sence adam ailesini havaya uçurmak için mi burada?
هل تعتقد إنه هنا ليفجر عائلته؟

havaya uçurmak için tek kıvılcım yeterli olacak.
وستحتاج شرارةٌ واحدة لتفجيرها