| Ama Benny için söyleyebileceğim tek şey beni hiçbir zaman hayal kırıklığına uğratmadı. | Open Subtitles | لكن الشيء الوحيد الذي أستطيع قوله عن (بيني) هو أنه لم يخذلني قط |
| Ama Benny için söyleyebileceğim tek şey beni hiçbir zaman hayal kırıklığına uğratmadı. | Open Subtitles | لكن الشيء الوحيد الذي أستطيع قوله عن (بيني) هو أنه لم يخذلني قط |
| - Evet. Onu tanıdığım süre boyunca beni hiç hayal kırıklığına uğratmadı. | Open Subtitles | طوال فترة معرفتي به لم يخذلني قط |
| Nöbetçi yüzyıllar içinde bizi hayal kırıklığına uğratmadı. | Open Subtitles | الحارس لم يخذلنا لقرون |
| Bruno beni hiç hayal kırıklığına uğratmadı. YumTime ise uğrattı. | Open Subtitles | (برونو) لم يخذلني يوماً لكن (يامتايم) خذلتني |