"hayal kırıklığıydı" - Translation from Turkish to Arabic

• خيبة
• مخيب
• مخيبة للآمال

Ve gelen postayı açtığımda tüm çocuksu masumluğumla elimde tuttuğum şey bir hayal kırıklığıydı.
أذهب إلى صندوق البريد وهناك أمام عيني البريئة الصغيرة تأتي خيبة الأمل في صندوق لعبة ورق

Çocuklarım benim için hep bir hayal kırıklığıydı ve ben ikinci bir şans istemiştim...
ابناي كانا خيبة أمل لي . . و أنا أردت فرصة أخرى

Kızımın doğumu bir hayal kırıklığıydı. Bir erkek doğurmalıyım.
ولادة ابنتي كانت خيبة أمل كان علي إنجاب ولد

Oradaki konser de tam bir hayal kırıklığıydı.
والعرض الذي كان هنا كان أيضاً مخيب للامال

Arkasında iz bırakmamayı bilmesi gereken bir adama göre bir hayli hayal kırıklığıydı.
كان ذلك مخيب للغاية لرجل يجب عليه أن يعلم كيف يغطي آثاره

Şimdiye kadar çocukluğum hayal kırıklığıydı.
حتى الآن، طفولتي كانت مخيبة للآمال

Benim için büyük hayal kırıklığıydı, çünkü Vinnie Chase'i 2005'te izlenecek yıldızlar listeme almıştım.
،هذه خيبة أمل لي (لأني وضعت (فيني في قائمتي للنجوم الواجب تتبعها في 2005

Yaşandı, anlaşıldı, hayal kırıklığıydı.
الحياة ، الفهم ، خيبة أمل.

Asıl onun seni sevmesi beni anlayamadığım bir hayal kırıklığıydı.
رغم أني لا أفهم كيف يحبك، خيبة أمل أعلى من طاقتي أنت مجلبة للمشاكل ليس إلاّ يا (تيس)

Clover High Chronicle'ın geçen haftaki baskısı yine hayal kırıklığıydı.
طبعة الأسبوع الماضي لسجل (كلوفير هاي) كانت حتى الآن خيبة أمل أخرى

Benim anladığım kadarıyla onun yaşadığı en büyük sorun anneme karşı hissettiği hayal kırıklığıydı.
لقد إتضح لي بأن ما حدث كان شاقاً جداً على (مارك), أعتقد. أكبر شيء إستشعرته منه, كان خيبة أمله بأمي.

İnanmak en büyük hayal kırıklığıydı.
والايمان كان اعظم خيبة امل

Tam bir hayal kırıklığıydı.
تلك كانت خيبة أمل

Evet, sahteciliği desteklemeni fark etmek kadar hayal kırıklığıydı.
أجل،بمقدار ما كان هذا مخيب للأمال أن تلاحظي أنكِ كنتِ تناصرين محتالة

Senin için o bir hayal kırıklığıydı.
أنت تراه مخيب للآمال تخط هذه المرحلة

- İşte bu tam bir hayal kırıklığıydı.
وتصمت هذا مخيب

-bu akşam bir hayal kırıklığıydı.
-أقرّ بأن الأمسية حتى الآن مخيبة للآمال