"hayatımın aşkıyla" - Translation from Turkish to Arabic

• حب حياتي
• حبّ حياتي

hayatımın aşkıyla mı evleneceğim yoksa cinayet çözen kedili kadına mı dönüşeceğim?
هل سأتزوج حب حياتي أو البقاء هنا لحل الجرائم وأصبح قطة عجوز

Sanki hayatımın aşkıyla öğrenci birliği partisinde tanışacağım?
'م ستعمل يجتمع حب حياتي في حفل فراط كلية.

Bu şarkıyı ilk defa hayatımın aşkıyla tanıştığım zaman söylemiştim.
هذه هي الأغنية التي غنية لأول مرة إلتقيت فيها حب حياتي.

Sonra, hayatımın aşkıyla tanıştım Sonja Henie."
ومن ثم صادفت المرأة التي كان من المفترض أن تكون حب حياتي سونيا هيني

"Bu mektup, içten bir teşekkür mektubudur çünkü Wallflower olmasaydı, hayatımın aşkıyla tanışamaz ve üç harika çocuğumuza sahip olamazdım.
"هذه رسالة تعبّر عن إمتناني الصادق لأنه لولا وجود "وُولفلاور" لما وجدت حبّ حياتي وحصلت على ثلاثة أبناء رائعين."

Bu sabah hayatımın aşkıyla evleniyordum.
هذا الصباح كنت الحصول متزوجة من حب حياتي.

Bundan önce, 6 yıl boyunca sözde hayatımın aşkıyla birlikteydim.
بالإضافة إلى أنني كنت لمدة ست سنوات مع شخص كان من المفترض أن يكون حب حياتي

Bu kez turnayı gözünden vurmuşsun. Sebastian, hayatımın aşkıyla tanışmanı istiyorum.
سبستيان أود أن أقدم إليك حب حياتي

Sonra bana hayatımın aşkıyla tanışacağımı söylemişti.
ثم أخبرتني أني سأقابل حب حياتي

Ve birgün hayatımın aşkıyla tanıştım
بعد ذلك قابلت .. بالنسبه لي , حب حياتي

Ama bunu yapmış olsaydım asla Iphicles ile tanışmış olmayacaktım yani hayatımın aşkıyla.
ولكني لو كنت فعلت هذا ما كنت قابلت (ايفيكيليز) أبداً حب حياتي

hayatımın aşkıyla tanışmanızı istiyorum; bayan Charlie Harper.
أريدكم أن تقابلوا حب حياتي (السيدة (شارلي هاربر

hayatımın aşkıyla tanıştım.
لقد قابلت حب حياتي

Çünkü ben zaten hayatımın aşkıyla tanıştım.
لأني بالفعل قابلت حب حياتي

Şimdi hayatımın aşkıyla beraber oraya gidiyorum.
وأنا في طريقي لها مع حب حياتي

hayatımın aşkıyla.
- حب حياتي

hayatımın aşkıyla beraberdim ama onu kendimden uzaklaştırdım.
لقد إنتهى الأمر لقد إمتلكتُ حبّ حياتي و قد ... ..

- Anne, hayatımın aşkıyla tanışmanı isterdim...
- أماه ، أود بأن تقابلي حبّ حياتي ..