hayatımızın bir parçası. Farklı bir şey olmak zorunda değiller. | TED | إنهم جزء من حياتنا , وليسوا دائما جزء منفصل |
Paranın ne olduğunu bilmezsin para burada hayatımızın bir parçası değil. | Open Subtitles | أنك لا تعرفين المال إنه ليس جزء من حياتنا هنا. |
Sadece hayatımızın bir parçası olmak istiyor. | Open Subtitles | انها فقط تحاول ان تكون جزء من حياتنا |
hayatımızın bir parçası olmayacağı konusunda aynı fikirdeydik. | Open Subtitles | لقد اتفقنا أنه لن يكون جزء من حياتنا |
Bu çok güzel,Bir anda hayatımızın bir parçası haline geldi. | Open Subtitles | فجأة يبدو أنها أصبحت جزءاً من حياتنا, الجميلة. |
Günlük hayatımızın bir parçası olunca çiftlikteki her şeyi öğrenmeye başladı. | Open Subtitles | عندما أصبح جزءاً من حياتنا اليومية عليه أن يعرف كل شيء حول المزرعة |
hayatımızın bir parçası olmaması konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد اتفقنا أنه لن يكون جزء من حياتنا |
Sanırım Lex hayatımızın bir parçası olduğunu hissediyor. | Open Subtitles | أعتقد أن "ليكس" يشعر أنه جزء من حياتنا |
hayatımızın bir parçası oluyor o zaman. | Open Subtitles | هذا جزء من حياتنا |
Burada hayatımızın bir parçası olan herkesi. | Open Subtitles | كل شخص كان جزء من حياتنا هنا |
Bu hayatımızın bir parçası demek. | Open Subtitles | هذا جزء من حياتنا |
Silah hayatımızın bir parçası değil. | TED | فالأسلحة ليست جزءاً من حياتنا |