Onun ölümünden bir intihar olarak bahsettiğimde, hayatının sonunda sergilediği korkunçluğu önemsizleştirmeye çalışmıyorum. | TED | عندما أتحدث عن وفاته انتحارًا، لا أحاول أن أقلل من الإثم الذي ارتكبه في نهاية حياته. |
Sadece doğadan resimler çizmekte ısrar eden radikal bir gerçekçi hayatının sonunda bunu yapıyor. | Open Subtitles | أن يُصر شخصاً ألا يرسم إلا من وحي الطبيعة ويصنع ملاحم فنية حتى نهاية حياته |
hayatının sonunda bir yuvaya girip... kendisini ateşe veren ve onun küllerinden... doğan yeni bir anka kuşu. | Open Subtitles | إنه طائر رائع في نهاية حياته يستقر في عش ويشعل في نفسه النار وستولد عنقاء آخرى من رماده |
Acınası hayatının sonunda ağzından kaçan tek pişmanlık neydi? | Open Subtitles | ما هو الشيء الوحيد الذي ندم عليه في نهاية حياته المثيرة للشفقة؟ |
hayatının sonunda silahlı olmalı. | Open Subtitles | وفي نهاية حياته يجب أن يقف بالسلاح |