"hayatta kalacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • سينجو
        
    • ينجو
        
    • سيعيش
        
    • ستنجو
        
    • سوف يعيش
        
    • سينجوا
        
    • سينجون
        
    • لتبقى حياً
        
    • سننجو
        
    • سوف تنجو
        
    Yüzde sekseni hayatta kalacak iyi Yaralanma vuruş şansı nedir Open Subtitles ثمانين بالمئة سينجو حسناً ما هي فرصة إصابة الطلقة للهدف
    Adamı duydunuz. Bir kişi hayatta kalacak, beş kişi ölecek. Open Subtitles لقد سمعت الرجل, واحد سينجو, و خمسة سيبكون.
    -Böyle bir maaşla biri nasıl hayatta kalacak ve ailesini besleyecek ki. Open Subtitles أنا الرجل الذي يفترض أن ينجو و يطعم أسرته و لكن ليس بهذا الراتب
    Onu bulup yumruklayacağım güne kadar hayatta kalacak. Open Subtitles سيعيش حتى اليوم الذي أستطيع أن أضربه فيه.
    Su yeterince oksijen tutarsa küçük balıklar hayatta kalacak. Open Subtitles ستنجو الأسماك الصغيرة إن احتوى الماء على أكسجين كافٍ
    Öyleyse soruyorum size, ölümle yüzleşmede kim hayatta kalacak? Open Subtitles لذا، أسألك عندما تواجه الموت من سوف يعيش ؟
    Diğer klanlar hayatta kalacak olanları seçti. Open Subtitles العشائر الأخري جميعاً أختاروا من سينجوا منهم
    Bu şu anlama geliyor, Dünya’da ne olursa olsun insanlar hayatta kalacak. TED وهذا يعني إن البشر سينجون مهما يحدث للأرض.
    - Sadece Ay'a bakan tarafını. Diğer yarısı hayatta kalacak. Open Subtitles فقط الجانب المُطل على القمر الجانب الآخر سينجو
    Yalnızca birisi hayatta kalacak. Open Subtitles و سفينة التايتنك تغرق، و واحد منهما سينجو
    Elektrik kaynakları tükendikten sonra hangimiz hayatta kalacak ki? Open Subtitles بعد إنقطاع الشبكة الكهربائية ، من سينجو ؟
    Zayıf olanlar ölecek ama güçlü olanlar hayatta kalacak ve biz de inandığımız ülküler çerçevesinde yeni Amerika'yı inşa edeceğiz. Open Subtitles الضعيف سيموت و لكن الأقوى سينجو و سنبني أمريكا جديدة تلتزم بالمعايير التي نؤمن بها
    Ama sadece biriniz hayatta kalacak. Open Subtitles أمرٌ سيء أن واحداً منكا فقط سينجو
    Yumurtaları sadece tatlı suda hayatta kalacak. Open Subtitles سينجو بيضهم في الماء العذب فقط
    Yılan ancak bu gücü kendine döndürdüğü takdirde hayatta kalacak." Open Subtitles وسوف تهدد الافاق ولن ينجو منها شئ
    Bir cadının oğlu hepimizi öldürmek için hayatta kalacak. Open Subtitles بأن يولد ذكر لساحره ينجو ليقتلنا جميعآ
    Evet, biraz şansla Yüzbaşı Gannon bana yardım etmek için hayatta kalacak. Open Subtitles مع قليل من الحظ, سيعيش الملازم ـ غانن لكي يساعدني
    Emin olduğum tek bir şey söyleyebilirim hapisteyken, sokaktakinden daha uzun süre hayatta kalacak. Open Subtitles بامكاني أن أقول شيئاً واحد على وجه التأكيد أنه سيعيش في السجن أطول من عيشه في الشارع
    Cosimo, bu aile onsuz hayatta kalacak sanıyor, ama kalmaz. Open Subtitles (كوزيمو) يعتقد أن هذة العائلة ستنجو بدونه ولكن أنا لا أعتقد ذلك
    Sadece ikimiz kaldık kardeşim, ...fakat sadece birimiz hayatta kalacak. Open Subtitles بقي اثنين منا اخي , لكن واحد سوف يعيش
    Bir savaş çıkacak ve sadece en güçlü olan hayatta kalacak. Open Subtitles ستحصل حرّب والأقوى هم من سينجوا فقط
    Annelerinin korumasına rağmen, sadece %2'si hayatta kalacak. Open Subtitles على الرغم من حماية امهم لهم فقط إثنان بالمئة سينجون
    Sana da hayatta kalacak kadarını vereceğim. Open Subtitles وسأعـُـطيك ما يكفيك لتبقى حياً
    Cidden, ikimiz savaşı atlattık üçümüz barış zamanında da hayatta kalacak. Open Subtitles لكن جدياً كلانا نجا من الحرب و ثلاثتنا سننجو من السلام
    Çocuğumu seviyorum ve yanımda olmasını istiyorum ama bu iş nasıl sonlanırsa sonlansın, biliyorum ki hayatta kalacak. Open Subtitles أنا أحب إبنتي ، و أنا أريدها معي لكنّي أعلم أنّه بعض النظر عمّا سينتهي عليه أمر هذه المحكمة سوف تنجو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more