| Toplantımız var. İnsanların elini sıkıp hayranlarla tanışmak lazım. | Open Subtitles | لقد حصلنا على إتفاقية ويجب أن نذهب لرؤية بعض المعجبين |
| Toplantımız var. İnsanların elini sıkıp hayranlarla tanışmak lazım. | Open Subtitles | لقد حصلنا على إتفاقية ويجب أن نذهب لرؤية بعض المعجبين |
| Aşağı ineceğiz, hayranlarla biraz yüzleşeceğiz, sonra gideceğiz. | Open Subtitles | يجب أن ننزل ونقابل المعجبين لفترة ثم نغادر, اتفقنا؟ |
| Çin'e üçüncü kez gittiğimde, iki gün boyunca hayranlarla oynadım. | Open Subtitles | وفي المرة الثالثة كنت في الصين، كنت ألعب مع المشجعين لمدة يومين. |
| Meraklanmayın, Wacken'de metal gruplarla değil, değil hayranlarla görüşeceğim. | Open Subtitles | ولكن لا تقلق، أنا في Wacken المشجعين للتركيز على، لا أعرف باند في كل شبه النوع من المیتال. |
| Diziyi en az bizim kadar seven hayranlarla birlikte yıldızların altında uyumuştuk. | Open Subtitles | أجل، والنوم تحت النجوم مع معجبين أخرين يحبون المسلسل مثلنا |
| Tamam ama artık sıradan hayranlarla uğraşmıyoruz Jeff. | Open Subtitles | لكننا لا نتعمل مع معجبين طبيعيين يا جيف |
| Bir de hayranlarla baş edeceksin, özellikle kızlarla. | Open Subtitles | و ايضا يجب عليك ان تعرف ان تتعامل مع المعجبين خصوصا الفتيات |
| Seyahat etmek, hayranlarla tanışmak aslına bakarsanız hiç de kötü değil. | Open Subtitles | السفر في جميع الأنحاء ومقابلة المعجبين إنها لَيستْ سيئةَ جداً إذا كنتِ تعرفين ما أعني |
| Ama ayrıca film, müzik, oyun da... hayranlarla ilgili. | Open Subtitles | لكننا نهتم أيضا بالأفلام، الموسيقى، الألعاب، حسب المعجبين. |
| hayranlarla tanışmak her zaman güzeldir. | Open Subtitles | دائماً أحب مقابلة المعجبين |
| Bu gece hayranlarla biraz ağırdan takıl. | Open Subtitles | حاول ان تتهاون مع المشجعين الليله |
| Yeni hayranlarla tanışmak her zaman keyiflidir. | Open Subtitles | -سعيد اني دايما بقابل معجبين جدد |