Hazır buradayken Bay Crump'ın karısına bir bakabileceğimizi düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد بينما نحن هنا أنا قد آخذ أنظر إلى زوجة السّيد كرومب. |
Bununla birlikte, Hazır buradayken bir Romalı miğferi araklayabilirim. | Open Subtitles | لكن يمكنني أن أسرق خوذةً رومانيةً بينما نحن هنا. |
Hazır buradayken, acaba oğlumu da sünnet edebilir misiniz? | Open Subtitles | أتعتقد بما أنك هنا بإمكانك ختان إبني , أيضا ؟ |
Ne var biliyormusun Hazır buradayken hep bunu yapmak istemiştim. | Open Subtitles | أتعلم ماذا؟ بينما أنا هنا.. لطالما أردت فعل هذا. |
Ama Hazır buradayken neden C-4'lerin yerini söylemiyorsunuz? | Open Subtitles | لكن مادمنا هنا لم لاتخبرني بمكان المتفجرات؟ |
Hazır buradayken biraz eğlendirebilirim çünkü muhtemelen bununla kafayı yiyorsundur. | Open Subtitles | بوسعي أنْ أمدكِ ببعض المرح بينما أنتِ هنا |
Dinle, Hazır buradayken profesyönel fikrini almak isterim. | Open Subtitles | إسمع، بينما نحن هنا أحبّ أن أحصل على رأي محترف |
Hazır buradayken birkaç birkaç kısa konuşma daha yapalım. | Open Subtitles | دعنا نَضْربُ بضعة أكثر مِنْ هذه التعليقات القصيرةِ بينما نحن هنا. |
Belki de Hazır buradayken seni kısırlaştırmalıyım. | Open Subtitles | ربما بينما نحن هنا, أجد احداً لارضاعك. |
Hazır buradayken, sana şu yapıştırıcıyı bir koklatayım da bak bakalım bozulmuş mu. | Open Subtitles | بينما نحن هنا ، أنا gonna لها أن تأخذ نفحة سريعة من هذه النمذجة الغراء معرفة ما إذا كان قد ذهب سيئة |
Hazır buradayken, oğlum için bir tebrik sözü söyler misin? | Open Subtitles | بما أنك هنا, هل استطيع سؤالك ان تتمني لجون بيو ميلاد سعيد؟ |
Fuller, Hazır buradayken, ince keskin bir şey bul. | Open Subtitles | فولير , بما أنك هنا إبحث عن مباضع حادة ورفيعة, |
Hazır buradayken katılman gereken bir iş görüşmesi filan olmadığından emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكد بأنه ليس لديك عمل تقوم به ؟ بما أنك هنا ؟ |
Belki de Hazır buradayken geri kalan eşyalarımı almalıyım. | Open Subtitles | ربما ينبغي لي أن اخذ بقية اغراضي بينما أنا هنا |
Hazır buradayken bir bira verin. | Open Subtitles | فاليسقني أحدُ جعه بينما أنا هنا |
Davayla ilgilenmiyorum, biliyorsun ama Hazır buradayken Axelrod'un evine dinleme cihazı yerleştirilmesi için hakim kararı için başvursak. | Open Subtitles | لست دقيقاً في العمل لكن بينما أنا هنا أتساءل عما إذا قدمنا مذكرة للتنصت على منزل (آكسلرود) |
Ama Hazır buradayken neden C-4'lerin yerini söylemiyorsunuz? | Open Subtitles | لكن مادمنا هنا لم لاتخبرني بمكان المتفجرات؟ |
Hazır buradayken Tassajara'ya bir bakmalısın. Belki sessiz meditasyonda birkaç gün geçirirsin. | Open Subtitles | رُبما يجب أن تطلعي عليهم بينما أنتِ هنا وتحصلي على بعض العلاج الهادئ |
Hazır buradayken N.Y.U'u bir gezerim diye düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أتمنى بأن أطلع على جامعة نيويورك مادمت هنا |
Hazır buradayken, konuşmaktan fazlasını yapabiliriz. | Open Subtitles | ولكن بما أننا هنا فيجب أن نقوم بأكثر من مجرد الحديث |
Hazır buradayken biraz kızarmış domuz yiyeyim bari. | Open Subtitles | حسنا , بما أنني هنا , فربما يمكنني أكل خنزير مشوي |