"hazırlanırken" - Translation from Turkish to Arabic

    • تستعد
        
    • أستعد
        
    • نستعد
        
    • تستعدين
        
    • تتحضّر
        
    • أثناء التحضير
        
    • نستعدّ
        
    • يعدون
        
    Peseshet çıkmaya hazırlanırken, solgun ve zayıf bir kadın onu kapıda durdurup muayene etmesi için yalvardı. TED تستعد بييسشيت للمغادرة عندما دنت منها امرأة شاحبة ونحيلة قرب الباب ترجوها أن تفحصها.
    Kaslarınız saldırıya hazırlanırken TED تترنح في مشيتك. ترجف ساقيك ويدك بينما تستعد العضلات للهجوم.
    Beni hazırlanırken izle. Tartışmanın ardından saçımı istediğin kadar bozabilirsin. Open Subtitles شاهدني وأنا أستعد, يمكنك العبث بشعري كما تريد بعد المناظرة
    İlk toplantıma hazırlanırken büyükannemin bana öğrettiği bilgeliği düşündüm. TED لذا بينما كنت أستعد لأول اجتماع بلدي لي، لجأت إلى بعض الحكمة التي علمتني إياها جدتي.
    Artık, onu evinde göndermeye hazırlanırken asla unutulmayacak bir askerin anısına saygı duruşunda bulunalım. Open Subtitles وكما نحن نستعد كى نعيدة إلى وطنة دعونا نتوقف لحظة كى نشرف تراث الجندى الذى لن ينسى أبدا
    Hatırlıyor musun, 9. sınıfta yılbaşı dansına hazırlanırken saçını kıvırcık yapmaya çalışıyorduk da neredeyse yarısını yakmıştık. Open Subtitles و كنت تستعدين للحفل الراقص بالكريسماس؟ ثم جئنا إلى هنا
    Rusya, cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanırken isyancılar şiddet dozunu artırmayı planlıyor. Open Subtitles "خطط الثوّار لتصعيد وتيرة العنف بينما تتحضّر البلاد لانتخابات رئاسيّة"
    TED'e hazırlanırken, eski bir günlükte şu sayfayı buldum. TED أثناء التحضير لمؤتمر تيد ، صادفت صفحة المذكرات هذه في مجلة قديمة
    Ayrıca biz hazırlanırken bize harika bir yemek yaptı. Open Subtitles بالإظافة إلى ذلك، لقد طهى لنا أكثر الوجبات إدهاشاً ،بينما كنّا نستعدّ للمُقابلة هنا مع ذلك
    Akşam yemeği hazırlanırken yürüyüşe çıkalım. Open Subtitles ،بما أنهم يعدون طعام العشاء لنذهب في نزهة
    Daha sonra yap, bu bayanlar hazırlanırken. Open Subtitles يجب علي أن أشكركِ أشكرني لاحقاً, بينما تستعد السيدات
    Çok güzel bir yer! O zaman sınavlara hazırlanırken oraya mı gidiyorsun? Open Subtitles هل أنت ذاهب الى هناك بينما تستعد للامتحان ؟
    Normalde sen hazırlanırken burada olmama hiç aldırış etmezdin. Open Subtitles لم تهتم أبدا ما إذا كنتُ هنا عندما تستعد.
    Ağaç köklemeye hazırlanırken, midenin sıcak akçaağaç şurubu çorbasıyla dolu olmasından daha güzel bir şey yoktur. Open Subtitles لا شيئ مماثل لبطن مملوء بحساء شراب القيقب عندما تستعد لاقتلاع الاشجار
    O lanet olası şeyi gemimden defetmeye hazırlanırken aramaya devam et. Open Subtitles حسنا، تبقي على المظهر في حين تستعد لتفجير هذا الشيء إله من سفينتي.
    Konuşmamı sonlandırmaya hazırlanırken, dokuz yıl öncesinden bir hikâyeyle başladım ve bir tanesiyle bitireceğim. TED وبينما أستعد لأختتم، بدأت بقصة بدأت منذ تسع سنوات وسوف أنهي بواحدة أخرى.
    Önemli bir icraya hazırlanırken basit birkaç kuralım vardır. Open Subtitles لدي بعض القواعد البسيطة عندما أكون أستعد لأداء ضخم.
    Ve, şimdi, sizden ayrılmaya hazırlanırken bana son bir defa daha güvenmenizi istiyorum. Open Subtitles وحتى أنا أطالبكم إلى الثقة بي ــــ مرة أخرى كــما أستعد إلى التخلي عنكم
    Artık sana sahiptim ve bana karşı kullandığı cinsiyetçi dili silkinip üzerimden attım, kameramı alıp her gün fotoğraf çektim. Yüksek lisansa hazırlanırken hamilelik göbeğimin fotoğraflarını çekmeye başladım. TED ولقد أنجبتك، ولقد تحررت من اللغة المتحيزة جنسياً التي استخدمها ضدي والتقطت آلة تصويري والتقطت الصور يومياً، والتقط صوراً لبطني الحامل في الوقت الذي كنت أستعد فيه للتخرج من الكلية.
    Tanık ifadelerini dinlemeye hazırlanırken, Michaels ve MacElroy'a Stocholm'deki davranışlarını savunma hakkı verilecek. Open Subtitles نحن الان نستعد لسماع شهادة مايكلز وماكلوري سوف يحصلون على فرصه ليدافعو عن افعالهم
    NBA All-Star Maçı'na hazırlanırken lzod Center'a hoş geldiniz diyoruz. Open Subtitles نحن نضع عيوننا على المركز نحن نستعد إلى بطولة إن بي إي كل النجوم
    Yani, savaşa hazırlanırken midendeki düğümlenmeleri? Open Subtitles ألا تشتد معدتك وأنت تستعدين للحرب ؟
    Kraliçe, Kral'ın doğumuna hazırlanırken günde 250 insanı köfte olarak mideye indiriyordu ki ki güçlü kuvvetli bir kral doğurabilsin. Open Subtitles "بينما تتحضّر الملكة لإنجاب الملك" "فإنّها تحتاج لالتهام 250 من كرات اللّحم البشريّ في اليوم الواحد" "لكيّ تنجب ملكًا قويًّا"
    Davaya hazırlanırken en önemli sorulardan biri bilimi nasıl anlatacağımızı bulmaktı. TED واحد من التحديات المهمة التي واجهتنا أثناء التحضير للقضية هو اكتشاف كم من الجيد التواصل مع العلم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more