"hediyeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • الهدية
        
    • الهدايا
        
    • للهدية
        
    • الهبة
        
    • والهدية
        
    Biri bu kötü şeyi yapmamış olsa bu hediyeye de kavuşamayacaktım. Open Subtitles هذه الهدية المعطاة لم أكن لأتحدث عنها إن لم تكن حادثة بداعي الكراهية ..
    Prens'ten bir parça almalı ve hediyeye bağlamalısın. Open Subtitles و تربطيها مع الهدية باستخدام المهارة التي علمتك اياها
    Oyalamaya, hediyeye karınm tok! Open Subtitles لا مزيد من المماطله و لا مزيد من الهدايا
    Oyalamaya, hediyeye karınm tok! Open Subtitles لا مزيد من المماطله و لا مزيد من الهدايا
    Senin hakkımda neleri bildiğimi, neleri sevdiğini düşüneceğim ve bu beni mükemmel hediyeye götürecek ve sen de aynısını yapacaksın. Open Subtitles سأفكر الآن بما أعرفه ويعجبني بكِ وهذا سيقودني للهدية المناسبة، وأنت ستفعلين المثل
    -Sana verecegi hediyeye layik olup olmadigini denedi. Open Subtitles لترى إذا كنت تستحقين الهبة التي ستمنحك إياها
    Ama hep koruyucu meleğime dönüp sizin verdiğiniz hediyeye sarıIdım. Open Subtitles لكني كنت دائما ما أتذكر ملاكي الحارس والهدية التي أعطاني أياها
    Siz erkekler siz de verilecek bu hediyeye sahipsiniz. Open Subtitles أنتم أيها الفتيان... لديكم نفس الهدية للإعطاء
    Ve aynı şekilde o hediyeye değer biri haline gelmesini izledim. Open Subtitles وراقبته ووجدت أنه يستحق تلك الهدية
    Bir kadın bu hediyeye şaşırdı. TED ردت إحداهن على الهدية
    Elyse, hadi gidip büyük hediyeye bakalım, olur mu? Open Subtitles تعالي يا (إليز) لنذهب ونرى الهدية الكبيرة
    Şu hediyeye bir bak! Open Subtitles أنظري إلى هذه الهدية
    - hediyeye baksana! Open Subtitles انظروا لهذه الهدية
    Millet, Noel'den nefret ederim ama hediyeye bayılırım. Şuna bak. Open Subtitles كما ترون يا جماعة, أكره الكريسماس لكني أحب الهدايا
    Baban hediyeye bayıldı. Şu anın tadını çıkar. Open Subtitles والدك يحب الهدايا فقط عش اللحظة
    O zaman da hediyeye ihtiyaç duyacak mısın? Open Subtitles هل ستحتاج الهدايا في ذلك الوقت؟
    Bu kadınlar bizi hediyeye boğuyordu. Open Subtitles هؤلاء النسوة يُغدقن علينا الهدايا
    Ne yazık ki şimdi tek yol hediyeye önce kimin uzanacağı. Open Subtitles مع الأسف الطريق الوحيد للخروج من هنا هو أذا وصلتي للهدية بسرعة, أنها أنتِ أو هو
    Bir hediyeye asla hayır dememek gerek. Open Subtitles يجب أن لا نقول لا للهدية.
    Valdez'e, bize uzun süre para kazandıracak hediyeye. Open Subtitles نخب فالديز الهبة التي لا تنضب
    İkinci hediyeye gelirsek, uzat bakalım elini. Open Subtitles والهدية الثانية... افرد يدك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more