| Ve sen birden fazla hastalık olduğunu söylediğin anda, Foreman yanıldığını kanıtlamak için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | وحالما ادعيت أنها حالات متعددة فورمان" كان سيفعل أي شيء لإثبات أنك مخطئ" |
| MC'ye zarar vermek için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | وكان سيفعل أي شيء لأذية العصابة |
| Bu yüzden, alıştığı aile olabilmeleri için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | ... لذا كان مستعداً لفعل أي شيء قد يُمكنهم من أن يكونوا العائلـة التي كانوا عليها |
| Onun için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | كان على إستعداد لفعل أي شيء لأجلها. |
| Richmond bu anlaşmanın bitmesi için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | ذلك الرجل ريتشماند كان ليفعل أي شيء لإتمام تلك الصفقة |
| Babam ona yardım için kılını kıpırdatmazdı ama tek oğlunu kurtarmak için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | لم يكن أبي ليحرك إصبعاً لمساعدتها لكني عرفت أنه قد يفعل أي شئ لإنقاذ ولده الوحيد |
| İnsanlar için her şeyi yapardı istemelerine fırsat kalmadan yapardı. | Open Subtitles | لتفعل أي شيء من أجل الناس حتى لو لم يطلب منها أي شيء لكانت ستفعله فى كل حال |
| Morris Dollar için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | " موريس " سيفعل أي شيء لـ " دولار " |
| Onun için, onu korumak için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | سيفعل أي شيء من أجل حمايتها |
| Herhangi birimizi kurtarmak için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | -كان سيفعل أي شيء لينقذ واحدًا منا |
| Jen, oğullarım böyle bir tatile gitmek için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | (جين)، إن ابنَيّ مستعدّان لفعل أي شيء للذهاب في عطلة كهذه. |
| Onlar için her şeyi yapardı... | Open Subtitles | كانت مستعدة لفعل أي شيء من أجلهم |
| Virginia için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | كان مستعد لفعل أي شيء من أجلها، |
| Hoşuna gitmese de senin için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | إنه لم يستمتع بذلك ولكنه كان ليفعل أي شيء لأجلك |
| Bu hadiseye hazırlık yapan Khruschev, ...bizle Birleşik Devletler ve Batılı Ülkeler arasında herhangi bir askeri anlaşmazlığı asgari tutmak daha doğrusu engellemiş olmak için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | خروشوف خلال تحضيره لهذا الحدث كان" ليفعل أي شيء لتقليل أو بالأحرى الحول دون أي صراع عسكري بيننا وبين الولايات المتحدة والدول الغربية |
| Baban seni korumak için elinden gelen her şeyi yapardı. | Open Subtitles | والدك قد يفعل أي شئ لحمايتك |
| Senin için her şeyi yapardı. | Open Subtitles | كانت لتفعل أي شيء من أجلك |