Beynin her şeyin mümkün olduğunu büyülü, başka bir boyutta işliyor. | Open Subtitles | عقلكِ يوجد في تلك الأبعاد السحرية الأخرى أين أي شيء ممكن. |
Her neyse biz kazandık ve ben her şeyin mümkün olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | ،المهم أننا ربحنا وتعلّمت أن أي شيء ممكن |
Dinleyin, ben yaşamım boyunca hayatta her şeyin mümkün olduğuna inandım. | Open Subtitles | أتعلم. كنت أعتقد أن أي شيء ممكن في الحياة أي شيء ممكن في الحياة حتى المستحيل ممكن |
O şeye birkaç dakikalığına dokunduğumda her şeyin mümkün olduğunu hissettim. | Open Subtitles | عندما لامست هذا الشئ لدقائق قليلة. شعرت وكأن كل شئ ممكن. |
her şeyin mümkün olduğuna inanıyorum ve birkaç dakika içinde sen de inanabilirsin. | Open Subtitles | حسنا, اؤمن بأن كل شئ ممكن, و فى بضع دقائق , من الممكن ان تؤمن بذلك. |
Onlara her şeyin mümkün olduğu ve her şeyi başarabilecekleri mesajını vermeliyiz. | TED | يجب أن نخبرها أن كل شيء ممكن ويمكنها القيام به. |
Kendi kendime, her şeyin mümkün olabileceğini söylüyorum. | Open Subtitles | يوماً ما سأفعل أخبر بنفسي بأن أي شيء ممكن |
her şeyin mümkün olduğu sihirli bir zamanda yaşıyoruz. | Open Subtitles | إنه هذا الوقت السحري من العام الذي يصبح به أي شيء ممكن |
Koç Royal bana inanıyor her şeyin mümkün olduğuna inanmamı sağlıyor. | Open Subtitles | مدرب الملكي آمن بي يجعلني أعتقد أن أي شيء ممكن. |
Böyle bir gecede herkes, her şeyin mümkün olabileceğini düşünebilir. | Open Subtitles | في ليلة مثل هذا... .. رجل قد يعتقد أي شيء ممكن. |
Sizi her şeyin mümkün olabileceğine inandırıyorlar. | Open Subtitles | يمكنها أن تجعلك تصدق أن أي شيء ممكن |
Sokakta yürürken sırt roketiyle üzerimde uçan bir çocuk görseydim her şeyin mümkün olduğuna inanırdım. | Open Subtitles | أن كنت أسير بالشارع ورأيتُ طفلاً بحزمة نفاثةٍ يمر من فوقى سأومن بأن كل شئ ممكن. |
her şeyin mümkün olduğunu sen söyledin. | Open Subtitles | انت قلتي ان كل شئ ممكن |
"Daha önce hiç yağmamıştı, ve her şeyin mümkün olabileceğine inanmamı sağladı". | Open Subtitles | وقد جعلني أؤمن ان كل شئ ممكن |
her şeyin mümkün olabileceğini biliyordum. | Open Subtitles | عرفت ان كل شئ ممكن |
Bana biraz sıkı çalışma ile her şeyin mümkün olabileceğini gösterdi. | Open Subtitles | ،لقد علمني أن بالعمل الشاق قليلاً كل شيء ممكن |
Yıllarca o kadar çok şey gördüm ki, her şeyin mümkün olduğuna inanırım. | Open Subtitles | ما رأيته في السنوات الاخيرة يجعلني أعتقد أن كل شيء ممكن |