Elimden geleni yaptım, ama şu ana dek çaldığım her kapı yüzüme kapandı. | Open Subtitles | أنا أفعل ما بوسعى، لكن كل باب ألمسه يكون مغلقآ |
Ben her kapı ve pencereyi kurşun geçirmez lüsit ile kaplamanızı öneririm. | Open Subtitles | أوصي بـ إغلاق كل باب ونافذه بعازل مقاوم للرصاص, |
Ancak her kapı için tek bir şansımız var. | Open Subtitles | لكننا لا نملك سوى فرصة واحدة لفتح كل باب |
Yayılırsa ve sen hala evli değilsen Londra'daki her kapı yüzüne kapanır. | Open Subtitles | لو انتشر الخبر، ولم تكوني قد تزوجتِ بعد فسيُغلق كل باب في لندن في وجهك |
Hayır. Bu hariç her kapı zincirli. | Open Subtitles | كلا، كل الأبواب مغلقة بالسلاسل ما عدا هذا الباب |
Bankada açılan her kapı buradan kilitleniyor. | Open Subtitles | كل باب يفتح في هذا البنك يقفل هنا تماماً |
Kısacası her kapı bir kişinin kullanımına sunulmuş. Ayrılmak zorundayız. | Open Subtitles | بمعنى آخر، كل باب مُصمم لعبور متسابق، لذا علينا أن نتفرّق واحدٌ عند كلّ باب. |
her kapı ve pencereye barikat kuracağız. | Open Subtitles | سنحكم إغلاق كل باب وكل نافذة في ذلك المكان |
Her kat, her kapı alıcılarla donatılmış. | Open Subtitles | الآن، كل طابق، كل باب عليه مجسّات |
Her pencere, her kapı. Kimse girip çıkmayacak. | Open Subtitles | كل نافذة، كل باب لا أحد يدخل أو يخرج |
her kapı girişini kontrol eden adamlarım var şuanda | Open Subtitles | لدي الرجال فحص كل باب وصول واحدة، |
Girdiğimiz her kapı farklı bir odaya açılıyor. | Open Subtitles | كل باب ندخل به يقودنا للغرفة الخطأ |
her kapı, her görevli, hatta küllük resmini bile istiyorum. | Open Subtitles | كل باب كل حارس كل منفضة سجائر |
her kapı ve pencerede bayraklar... | Open Subtitles | أعلام على كل باب ونافذة |
Tek bildiğim, Carter'in açtığı her kapı beynine kurşun yemesine sebep olabilir. | Open Subtitles | جل ما أعرفه، أن كل باب قد تدخله (كارتر)، قد يضع رصاصة في ظهرها |
Tek bildiğim, Carter'in açtığı her kapı beynine kurşun yemesine sebep olabilir. | Open Subtitles | جل ما أعرفه، أن كل باب قد تدخله (كارتر)، قد يضع رصاصة في ظهرها |
her kapı 15 cm kalınlığında nikel kromdan yapılma. | Open Subtitles | كل باب مصنوع من 6 انش من معدن (نيكل كرومونيوم) |
Sean Bu binadaki her kapı kayboluyor. | Open Subtitles | لكن (شون) مر عبر كل باب من أبواب المبنى |
her kapı, her pencere... | Open Subtitles | كل باب,ونافذه... |
Hayır. Bu hariç her kapı zincirli. | Open Subtitles | كلا، كل الأبواب مغلقة بالسلاسل ما عدا هذا الباب |
Şerif Keller ile birlikte her kapı çalınıyor, herkese makul şüpheli gözüyle bakılıyordu. | Open Subtitles | عندما كان المأمور (كيلر) يطرق على كل الأبواب والجار يشك في جاره |