Victor Hesse'i bariyerler ve arama emirleriyle bulamazsınız. | Open Subtitles | لن نجد فيكتور هيس مع حواجز الطرق و اوامر التفتيش. |
Beş yıldır Victor Hesse'in izini sürüyorum. | Open Subtitles | انا كنت بطارد فيكتور هيس لمدة خمس سنوات. |
Özel timin, Hesse gibi adamların peşine düşmek ve onları bu adadan defetmek için tam yetkiye sahip olacak. | Open Subtitles | ستمتلك فرقتك كامل السلطة لملاحقة الاشخاص مثل هيس و الامساك بهم وابعادهم عن جزيرتنا. |
Yani Hesse adaya geldiğinde ilk yaptığı şeyin Doran'la takılıp bir silah edinmek olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | انظر,انا اظن ان اول شىء هيس اقام به عندما اتى الى الجزيرة هو الاتصال بدوران و الحصول على المسدس. |
- Pekâlâ, yine de bize Hesse'in nerede olduğunu söyleyeceğinin garantisi yok. | Open Subtitles | حسنا لا يوجد ضمان لغاية الان بأنه سيخبرنا بمكان هيسي |
Hesse'i de Hawaii'ye getirmiş olabilirler. | Open Subtitles | الذين ينقلون الناس من اسيا. من الممكن انهم نقلوا هيس الى هاواى. |
Hesse'i buldum. Şimdi de siz üzerinize düşeni yapın. | Open Subtitles | انا وجدت هيس.الان انت من ستفعلون ما عليكم. |
Babam öldürüldüğünde Hesse burada yalnız değilmiş. | Open Subtitles | هيس ليس كان وحدة عندما ابى قتل. |
Victor Hesse diye birine silah satmışsın. | Open Subtitles | انت بعت سلاح ل رجل يدعى فيكتور هيس. |
Koru beni! Hesse'i bulacağım. | Open Subtitles | احمى ظهرى.انا سوف ابحث عن هيس. |
Birlikte iş yapmışlarsa Trent, Hesse'i nerede bulabileceğimizi biliyordur dedim. | Open Subtitles | إنّ كانا يعملان سوياً، أعتقد بأنّ (ترينت) يعلم بمكانِ (هيس) |
Hesse'in 10 milyon dolarlık talebine karşılık vermeseydik seni öldürürdü. | Open Subtitles | (هيس) كان يطالب بـ 10 ملايين دولار و إلّا قتلك |
Hiro ve Hesse'in senin için çalıştığını yani en iyi ihtimalle, anne ve babamın cinayetlerinin suç ortağı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ما أعرفه أنّ كلٌّ مِن (هيرو) وَ (هيس) استجابا لك، مما يعنيّ، أنّك على أقل تقدير متواطئ في مقتل أبويّ |
Ayrıca Victor Hesse'in bilinen bir bağlantısı. Yani Wo Fat'le aynı kaba sıçarlar. | Open Subtitles | أيضاً يعرف بأنّه شريك لـ(فيكتور هيس)، الذي يضعه بنفس الدائرة مع (وو فات) |
Kuzey Kore'de Anton Hesse operasyonunda çalıştığım komando timiyle görüştüm. | Open Subtitles | الوحدة الجوالة التي تدعمني في القيام بهذا امسكوا بـ"انتون هيس" في كوريا الشمالية وقد نقلَ إلى منطقةٍ اخرى |
Christopher Hesse. | Open Subtitles | كريستوفر هيس. كيف تفعل؟ |
- Hesse of Golders Green, 1 933'ten beri, | Open Subtitles | - هيس من غولديرز الخضراء، منذ '33، |
Doktor Hesse, sağlık bakanlığında iyi şanslar. | Open Subtitles | دكتور (هيس)، حظاً سعيداً مع إدارة الأغذية والعقاقير |
Galiba senin hakkında yanılmışım, Hesse. Seni bilim adamı sanıyordum. | Open Subtitles | أظن بأني كنت مخطئاً بحقك، (هيس) كنت أظنك عالم |
Çünkü doktor Hesse'nin laboratuarını kaybettiği için beni suçladığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لأنني أشعر بالأسى لخسارة الدكتور (هيس) أدواته |
Bu kızı adaya getiren ağın Hesse'i de kaçak olarak soktuğunu düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | وأنت تعتقد ان نفس الشبكة الارهابية التي احضرت الطفلة الى الجزيرة هرّبو "هيسي" منها |