İstidatlı bir heykeltıraş. | Open Subtitles | هنا شاب نحات طموح |
Kocam eskiden heykeltıraş olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | زوجي أخبرني أنك كنت نحات. |
Heykele kil ekleyip durmayan bir heykeltıraş gibi ama gereksiz kısımları kazıyıp gerçek ortaya çıkana kadar şekil veren bir heykeltıraş gibi. | Open Subtitles | على سبيل المثال النحات الذي لا يواصل إضافة الطمى لتمثال لكنه يزيل الأشياء الغير جوهرية لتظهر له الحقيقة |
Onun oğlu bir heykeltıraş olamaz veya bir heykeltıraşın kızıyla evlenemezmiş. | Open Subtitles | لمّ يرغب بأنّ يصبح أيٌّ من أبناءه نحّات صخور ، أو أنّ يتزوج من إبنة أحدهم. |
heykeltıraş başka bir kurban arıyor. | Open Subtitles | سيسعى "الفنّان" إلى ضحيّة أخرى. |
# Ben de bir heykeltıraş olsam | Open Subtitles | وانا لو كنت نحاتاً |
heykeltıraş mı yoksa mimari mi? | Open Subtitles | قسم النحت أم قسم الهندسة ؟ |
Bu Anka kuşu 1940'larda usta heykeltıraş Yoo Tae Seok tarafından yapılmıştır. | Open Subtitles | انها منحوتةُ العنقاء منذُ عام 1940م صنعَها النحّات المشهور، يو تاي سوك. |
- Heykeltıraşım efendim. - heykeltıraş. | Open Subtitles | نحات, سيدى نحات |
heykeltıraş değilim. Heykeltıraşlık yapmam. | Open Subtitles | أنا لست نحات , لا أقوم بالنحت |
- Floransa'da bir heykeltıraş olduğumu. | Open Subtitles | انني نحات في فلورنسا |
Sana küçük bir sırrımı vereceğim. Süper heykeltıraş olurmuş benden. | Open Subtitles | سأخبرك سراً ، أنا نحات عظيم |
Bir sanatçı ve ya heykeltıraş ise keskiyle, çekiç kullanır. Ancak, bunların hespi vizyonunuzla alâkalıdır. | Open Subtitles | أما الفنان أو النحات يستخدم إزميل و مطرقة ولكن كل هذا يتمحور حول ما هيّ رؤيتك |
Metalle çalışan Koreli heykeltıraş. | Open Subtitles | النحات الكوري الذي يعمل مع المعادن. |
Son olarak gönderdiğiniz heykeltıraş da burada. Çavuş Walter Garfield. | Open Subtitles | و أخيرا لدينا النحات الرقيب (والتر جارفيلد) |
Yugoslav heykeltıraş. | Open Subtitles | نحّات يوغسلافي .. |
Biliyor musun, kardeşim heykeltıraş. | Open Subtitles | أتعرفِ أخى نحّات {\1cHC0C0C0\4cHFFCC00}(نحًات فصيله مِثل الكروم) |
heykeltıraş, ressam... | Open Subtitles | نحّات, رسّام... |
Evet, sanırım heykeltıraş Roxbury'deki bir mezbahadan plastik satın almış. | Open Subtitles | أجل، يبدو أنّ "الفنّان" قد اشترى بعض اللدائن من مجزرٍ في (روكسبوري). |
heykeltıraş geri döndü. | Open Subtitles | لقد عاد "الفنّان." |
Adı Sezar olan bir heykeltıraş tanıyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف نحاتاً يُدعى "سيزار"؟ |
# Ben de bir heykeltıraş olsam | Open Subtitles | لو كنت نحاتاً |
heykeltıraş tabiki, her zamanki gibi. | Open Subtitles | قسم النحت ، طبعا ، ككل مرة |
Yugoslav heykeltıraş. | Open Subtitles | النحّات اليوغسلافي. |