Bu cici çocuklar da böyle bir gösteri hiç görmediler. | Open Subtitles | الأولاد اللطفاء بالخارج لم يروا أداء مثل هذا من قبل |
Şeytanı hiç görmediler ve hiçbir cadı onlara zarar vermedi. | Open Subtitles | أنهم لم يروا الشيطان ولم تؤذيهم أي ساحرة |
Demek istediğim, arabulucular vardı. Onun yüzünü hiç görmediler veya sesini duymadılar. | Open Subtitles | همكانواوسطاء، لم يروا وجهه أو يسمعوا صوته |
Seni ne kadar çok sevdiğimi hiç görmediler. | Open Subtitles | لم تريا كم كنت أحبك |
Seni ne kadar çok sevdiğimi hiç görmediler. | Open Subtitles | لم تريا كم كنت أحبك |
Sanki New Jersey'dekiler sevişen şişko birini hiç görmediler de. | Open Subtitles | " أجل وكأن أبناء " نيوجيرسي لم يروا بديناً يفعلها |
Çocuklar Ark'da doğdu, bir çimin uzantısını hiç görmediler ve bir kuşun ötüşünü hiç duymadılar. | Open Subtitles | الأولاد الذين ولدو في السفينه لم يروا ورقة العشب أبداً ولم يسمعوا الطيور تغني |
Senin gibi birini daha önce hiç görmediler. | Open Subtitles | إنهم لم يروا رجلاً مثلك من قبل |
Pantolon giyen bir kadın daha önce hiç görmediler. | Open Subtitles | انهم لم يروا ابدا إمرأة ترتدي بنطلون |
Güneşi de okyanusu da hiç görmediler. | Open Subtitles | لم يروا نور الشمس قط أو المحيط |
Kollarını hiç görmediler. Ardnold'unkini ise gördüler. | Open Subtitles | إنهم لم يروا ذراعيك أبداً كانوا يروا (آرنولد) |
Yani birbirlerini hiç görmediler. Bunu size kesin olarak diyemem ama... | Open Subtitles | اذن غالبا هم لم يروا بعضهم |
Güneşi de okyanusu da hiç görmediler. | Open Subtitles | لم يروا الشمس أو المحيط |