"hiç için" - Translation from Turkish to Arabic

    • أجل لا
        
    • لأجل لا
        
    • اجل لا
        
    • أجل لاشيء
        
    • بدون مقابل
        
    • هباء
        
    • على لا
        
    • هباءاً
        
    • هباءً
        
    • مقابل لاشيء
        
    • للا شئ
        
    • للا شيء
        
    • للاشئ
        
    • لأجل لاشيء
        
    • اجل لاشيء
        
    Beni takımdan çıkardın, Koç. Bunu bir hiç için yaptın. Open Subtitles لقد عاقبتني أيها المدرب وفعلت ذلك من أجل لا شيء
    Size bunca yolu bir hiç için getirtmem gayri medeni olurdu. Open Subtitles سيكون هذا قسوة مني أن أجعلك تقوم بهذه الرحلة الطويلة من أجل لا شيء
    Senin damarlarında bir katilin kanı akarken zamanını bir hiç için harcıyor olman delilik. Open Subtitles الجنون هو اهدار حياتك لأجل لا شيء و الدماء تتدفق فى وريدك
    Bu cupcakeleri metroyla buraya bir hiç için mi getirdim? Open Subtitles حاملتا اكواب الكعك في مترو النفاق من اجل لا شيئ
    Bir hiç için gelinemeyecek kadar uzun bir yol. Open Subtitles إذن فقد أتيت كل هذا الطريق من أجل لاشيء.
    Öyle umalım. Özgürlüğünü bir hiç için kaybettiğini düşünmek istemem. Open Subtitles دعونا نأمل ذلك هل تعتقد أنك تخليت عن حريتك بدون مقابل
    Annemin üzerine! Nasıl yaptı? Hepsi bir hiç için. Open Subtitles أعطيته كل شيئ ورثته من أمى كل شيئ ضاع هباء , كيف يمكنه ذلك ؟
    Bunca yolu bir hiç için gitmenize göz yummamız gayri medeni olurdu. Open Subtitles سيكون من القسوة منجانبنا أن ندعك تقوم بمثل هذه الرحلة الطويلة من أجل لا شيء
    Ne yani, gerçeği bir hiç için mi söyledim? Open Subtitles ماذا؟ تقصدين، أني قلت الحقيقة من أجل لا شيء؟
    Ama öyle olmayacağını biliyorsunuz. Onu bir hiç için feda ediyor olabilirsiniz. Open Subtitles ولكن أنت تعرف أنه لن يحدث وستكون التضحية به من أجل لا شيء
    Bu kadar yolu bir hiç için geldik. Open Subtitles لقد أتينا كل هذه المسافة إلى هنا من أجل لا شيء
    İki insanın hayatını bir hiç için mahvettiniz. Open Subtitles لقد أفسدت للتو حياة شخصين من أجل لا شيئ.
    - Hayır. Senin damarlarında bir katilin kanı akarken zamanını bir hiç için harcıyor olman delilik. Open Subtitles الجنون هو اهدار حياتك لأجل لا شيء و الدماء تتدفق فى وريدك
    Gerçekten bir hiç için federal bir davayı berbat etmek mi istiyorsun? Open Subtitles أنت حقًا تريد أن تنسف قضية فيدرالية لأجل لا شيء؟
    Sadece bir hiç için ömrünün geri kalanında... bu tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş ben varım. Open Subtitles انه فقط انا و هذا الكرسي المتحرك اللعين لباقي حياتي من اجل لا شيئ
    Bunca yolu bir hiç için geldiğinize üzüldüm. Open Subtitles آسفون، لقد جئت كل هذه الطريق من أجل لاشيء
    Bir hiç için onun korunmasında sıkıntı olacak Open Subtitles نحن سَنَنْفخُ غطائَه بدون مقابل.
    Ve birden bütün bunların bir hiç için olduğunu fark etti. Open Subtitles والادراك المفاجئ بأن ذلك كله مجرد هباء
    Bir hiç için teşekkürler! Open Subtitles شكراً على لا شئ
    Ailene harcadıkları bütün paranın bir hiç için olduğunu söyle. Open Subtitles تقولين لوالديكِ أن كل ما أنفقاه... كان هباءاً
    Müşterine, onu buraya bir hiç için geri çağırdığını açıkla. Open Subtitles فسّر لعميلك أنك سقته هنا هباءً
    İstediğim adamlarınızın hayatlarını bir hiç için tehlikeye atmaları falan değil. Open Subtitles لم أكن لأطلب من رجالك يخاطروا بانفسم مقابل لاشيء
    İsa bir hiç için ölmedi. İnsanoğlu bir hiç değil. Open Subtitles لم يمت المسيح للا شئ الانسانية ليست لا شئ
    Burada neler olduğunu küçümsemek istemem ama ... eğer öylece toplanıp gidersek, SG-7 ve tüm bu insanlar bir hiç için ölmüş olacaklar. Open Subtitles انا لا اريد تقليل شأن ما حدث هنا لكن اذا فقط وضبنا وذهبنا يكون فريق أس جي-7 وكل السكان قد ماتوا للا شيء
    Gözlerimin içine bak ve bunların bir hiç için olduğunu söyle. Open Subtitles أنظر إلى عيوني واخبرني بأن كل مايجري للاشئ
    Bir hiç için uykumdan oldum. Open Subtitles أنا مستيقظة وغير ثملة لأجل لاشيء.
    Bir hiç için acı çekeceksin, dostum. Open Subtitles ستعاني الكثير من اجل لاشيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more